Uygurlar geleneksel olarak Tarım Havzası içerisindeki Taklamakan Çölü'nde bulunan vaha yerleşimlerinde yaşarlar. Bu bölge tarihî olarak Çin, Moğollar, Tibetliler ve farklı Türk devletleri dahil olmak üzere birçok farklı medeniyetin yönetimi altında olmuştur. Uygurlar 10. yüzyılda gitgide İslamlaşmaya başlamış ve 16. yüzyılda Uygurların çoğu İslam dinini artık benimsemiş durumdaydı. Bu zamandan beri İslam, Uygur kültürü ve kimliğinde önemli bir rol oynamıştır.
Sincan'daki Uygurların yaklaşık %80'inin hâlen Tarım Havzası'nda yaşadığı tahmin edilmektedir.[14] Sincan Uygurlarının geri kalan kısmının çoğu ise tarihî Çungarya bölgesinde bulunan ve günümüz Sincan Uygur ÖB'nin başkenti olan Urumçi şehrinde yaşamaktadır. Çin sınırları içerisinde Sincan'ın dışındaki en büyük Uygur topluluğu Hunan Eyaleti'nin merkez kuzeyindeki Taoyuan İlçesi [en]'nde bulunur (bkz: Changde Uygurları).[15] Orta Asya ülkelerinde, bilhassa Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan'da büyük Uygur diaspora toplulukları vardır;[16] Dünya çapındaki birçok diğer ülkede de daha küçük Uygur diaspora topluluklarına rastlanabilir.
20. yüzyılın başlarından bu yana özellikle günümüz Çin sınırları içerisinde yaşayan Uygurlar, kendilerini dinî ve etnik bir çatışmanın merkezinde bulmuşlardır. Uygur halkı resmî olarak Çin Ulusu'nun bir parçası olarak sayılsa da, birçok Uygur fiilen "Doğu Türkistan" diye bir devletin kurulmasını amaçlayan bir bağımsızlık hareketini desteklemektedir. Bir milyondan fazla Uygurun 2015'ten beri Sincan yeniden eğitim kamplarında tutulduğu tahmin edilmiştir.[17][18][19][20][21][22][23] Bu kamplar, Genel SekreterŞi Cinping'in Hükûmeti altında kuruldu; kampların ana amacı ise ulusal ideolojiye uyum sağlamaktır.[24] Çin'in Uygurlara yönelik muamelesini eleştirenler, Çin Hükûmeti'ni 21. yüzyılda Sincan'da bir Çinlileştirme politikasını yürütmekle suçlar ve bunu Uygurlara yönelik bir soykırım ya da etnosit olarak nitelendirirler.
Nüfus dağılımı
Çin sınırları içerisinde
Eyaletlerine göre Uygur nüfusu
2010 yılında yapılmış Çin Ulusal Nüfus Sayımı'na göre, Çin sınırları içerisinde toplam 10.071.394 Uygur vardır; Uygurlar böylece toplam Çin nüfusunun yaklaşık %0,76'ini oluşturur ve Çin'in en büyük beşinci etnik grubunu teşkil ederler.
2010 yılı Nüfus Sayımı verilerine göre Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde 10.001.302 Uygur vardır; yani Uygurlar, Sincan nüfusunun neredeyse %46'sını oluştururlar. Tarım Havzası içerisinde yer alan tarihî Altışehir bölgesi, hem tarih boyunca hem de günümüzde Uygurların en yüksek yoğunlukta yaşadığı bölgedir ve Sincan Uygurlarının yaklaşık %80'inin hâlen bu bölgede yaşadığı tahmin edilmektedir.[14]
Sincan Uygurlarının geri kalan kısmı Kuzey Sincan'da (Çince: 北疆; pinyin: Běijiāng), yani tarihî Çungarya bölgesinde, yaşar. Buradaki Uygurlar azınlıktadır ve birçok yerleşimdeki çoğunluğunu Han Çinlileri oluşturur. 2010 yılı Nüfus Sayımı'na göre, Sincan Uygur ÖB başkenti Urumçi'de 387.878 Uygur var; yani Uygurlar, Urumçi nüfusunun %12,46'sını oluştururlar.[27][28]
2002 yılında, Sincan'daki birçok şehrin üzerindeki yönetimi doğrudan üstleyen Sincan Üretim ve İnşaat Kolordusu üyelerinin %6,6'sını (165.000 kişi) Uygurların oluşturduğu tahmin edilmiştir.[29]
2018 nüfus verilerine[30] dayanarak Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nin her ilinde yaşayan Uygurların yüzde oranlarını gösteren bir harita
2000 Yılı Çin Ulusal Nüfus Sayımı [zh] verilerine dayanarak Sincan'ın her ilindeki nüfusun çoğunluğunu oluşturan etnik grupları gösteren bir harita. Uygurların nüfusun çoğunluğunu oluşturduğu iller mavi (Han Çinlileri kırmızı, Kazaklar ise sarı) olarak gösterilir.
Sincan Uygur ÖB haricindeki yerleşimler
Sincan Uygur Özerk Bölgesi haricinde Uygurların nüfusun büyük kısmını oluşturduğu etnik beldeler [zh] de vardır. Bunların hepsi, Güney Merkez Çin'deki Hunan Eyaleti'ndedir ve burada yaşayan Uygurlar Sincan Uygurlarından kültürel açıdan farklıdır (bkz: Changde Uygurları).
Günümüz Uygurlarda büyük oranda genetik çeşitlilik mevcuttur. 2008 yılında Hotan İli'nde yürütülmüş bir araştırmada genetiği incelenen yerli Uygurlarda %60 Avrupa/Batı Asya ve %40 Doğu Asya/Sibirya genetik kalıtımının var olduğu bulunmuştur.[31] İleri çalışmalar, Güney Sincan Uygurlarındaki Avrupa/Batı Asya genetik kalıtımının (%52) Kuzey Sincan Uygurlarınkinden (%47) daha fazla olduğunu bulmuştur.[32] 2009 yılında daha geniş kapsamlı örnek verileriyle yapılmış bir çalışma, Uygurlardaki Doğu Asya genetiğinin %70 olup bunun Avrupa/Batı Asya genetik kalıtımının orantısından (%30) daha yüksek olduğunu bulmuştur.[33]
2017 yılında Sincan'ın 14 farklı bölgesinden gelen toplam 951 Uygurun gen numuneleriyle yapılmış bir gen analizi, Tanrı Dağları'nın doğal bir bariyer oluşturduğunu ve bu bariyerin Sincan'ın güneybatısı ile kuzeydoğusundaki Uygur nüfusları arasında genetik farklılıklara sebep olduğunu buldu. Bu analiz, doğudan batıya doğru gidince genetik bileşenlerin değiştiğini belirtmektedir: Avrupa bileşenleri %25'ten %37'ye ve Güney Asya bileşenleri %12'den %20'ye yükselirken, Sibirya bileşenleri %17'den %15'e, Doğu Asya bileşenleri de %47'den %29'a düşer. Bu çalışma, yaklaşık 3.750 sene öncesindeki insanların yerleşim eğilimlerini saptar; bu, 4.000-2.000 sene öncesine dayanan ve Avrupa fiziksel özellikleri olan Tarım mumyaları ve 750 sene önce yer almış daha yeni bir yerleşim dalgasıyla örtüşmektedir. Bu analiz, Uygurların en çok diğer Orta Asya halklarına, bunun ardından da Doğu Asya ve Batı Avrasya halklarına benzediklerini ileri sürmektedir. Uygur nüfuslarında büyük oranda genetik çeşitlilik olsa da bu farklılıklar Uygurlar ile Uygur olmayanlar arasındaki farklılıklardan küçüktür.[34]
Hunan Eyaleti'ne bağlı Taoyuan İlçesi [en]'nde ve Changde şehrinin diğer yerlerinde yaklaşık 5.000 Uygurun yaşadığı tahmin edilmektedir.[36][37][38][39] Bunlar, "Hala Başı" isimli Turpanlı (o dönemde Karahoca Uygur Krallığı'na ait) bir Uygur önderinin ve kendisiyle Hunan'a beraber gelmiş askerlerin torunlarıdır. 14. yüzyılın ortasında Ming Hanedanı İmparatoru Zhu Yuanzhang, Hala Başı'nın önderliği altındaki Uygur ordusunu Hunan'a gönderip orduyu Miao isyanlarını [en] bastırmaya emretti.[40][41][42] Ming İmparatoru bu Uygurların Hunan'a yerleşmesine izin verdi ve bunlara "Jiǎn" (翦) soy ismini, Hala Başı'na ise "Ulusun Güneyindeki Asayişini Sağlayan Makamın Başkomutanı" (镇国定南大将军; 鎮國定南大將軍; Zhènguó Dìngnán Dàjiàngjūn) unvanını verdi.[43][44]
1982 Nüfus Sayımı sırasında Hunan'da 4.000 Uygurun var olduğu kaydedildi.[45] Hunan Uygurlarının 600 yıl öncesinden günümüze kadar şecereleri var. Şecere kayıtlarının tutulması, Hunan Uygurlarının benimsediği bir Han Çinli geleneğidir. Huiler de Ming İmparatoru tarafından isyan bastırmak için kullanıldı ve Hunan'daki Uygurlar ile Huilerin arasında evlilikler yer almıştır.[46]
Sincan Uygurlarından farklı olarak, Hunan Uygurları Han Çinlilerin kültürüne büyük oranda asimile olmuş durumda; bu durum, Hunan Uygurlarının kendi dinî inançları ve uygulamalarına dair tutumlarında da yansıtılır. Han isimleri olan Hunan Uygurları anadil olarak Uygurca değil, Çince konuşurlar, bazı dinî bağlamlarda ise Arapça kullanırlar.[46] Changde'deki Uygurların İslam'ı uygulayıp uygulamadığı konusunda bazı anlaşmazlıklar mevcuttur. Bazı akademisyenler, Hunan Uygurlarının Han Çinli kültürüne ve toplumuna asimile olduklarını ve artık İslam'ı uygulamadıklarını ve bir tek şecerelerine bakıldığı zaman Uygur soyundan oldukları anlaşıldığını ifade etmiştir.[47] Çin haber kaynakları ise Hunan Uygurlarının Müslüman olduklarını bildirir.[40] Diğer bir rapor da Hunan Uygurlarının pek dindar olmadıklarını ve domuz eti tükettiklerini belirtir.[48] Yaşlı Uygurlar, özellikle de Changde camilerindeki yaşlılar bunu reddeder ve genç Uygurları İslami geleneklere geri çekmek isterler.[49]
Karluk Uygur Türkçesini yazmak için birçok farklı yazı sistemi kullanılmıştır. Uygur halkının İslam'a geçmesiyle Arap alfabesi kullanılmaya başladı; bu alfabenin tarihî yazı biçimi günümüzde "Kona Yeziⱪ" (yani "Eski Yazı") olarak anılır. 20. yüzyıl boyunca yer almış çeşitli siyasi değişikliklerden dolayı yazı sistemi birkaç kez reform edildi. Sovyetler Birliği, Kiril alfabesini temel olarak alıp 1937'de Uygur Kiril alfabesi'ni tasarladı; bu alfabe, günümüz Orta Asya'daki eski Sovyet cumhuriyetlerinde yaşayan Uygurlar tarafından kullanılmaya devam etmektedir. Kiril alfabesi bir süre Çin'deki Uygurlar tarafından da kullanıldı, fakat Çin-Sovyet ayrılığından sonra Çin, Kiril alfabesinin kullanımını reddetti ve 1959'da Çin'deki Uygurları, "Uygur Yeni Yazısı" diye Pinyin bazlı yeni bir alfabe kullanmaya teşvik etti. 1982 yılında Uygur Arap yazısı tekrar Çin'deki Uygurların resmî yazı sistemi olarak uygulandı ve bu zamandan beri Uygurların çoğu tarafından en çok kullanılan yazı sistemi hâline gelmiştir.[53]
Uygurcanın dışında Çin'deki birçok Uygur Çince de bilmektedir. Eğitim sistemi kapsamında Standart Çince öğrenmenin yanı sıra bazı Uygurlar ayrıca kendi yaşadıkları bölgelere özgü Çince lehçeleri konuşurlar; örneğin, Sincan'da Beifanghua'nın Kuzeybatı lehçesi [zh] konuşulur. Changde Uygurları ise Çin kültürüne asimile olmalarından ötürü hiç Uygurca konuşmaz ve bunun yerine Beifanghua'nın Güneybatı lehçesini [en] konuşurlar.
Uygurlardaki yeme ve içme alışkanlıkları, Sincan bölgesinin tarihî İpek Yolu'nun merkezindeki konumu, Sincan'ın iklimsel ve coğrafî özellikleri ve Uygurlardaki İslamî dinî uygulamaları tarafından şekillendirilir. İpek Yolu'nun birçok farklı kültürün alışverişine olanak sağlamasıyla Uygur mutfağı, diğer Orta Asya, Güney Asya, Ortadoğu ve Doğu Asya mutfaklarında da var olan unsurlar içerir. Polu, lagman ve samsa gibi tipik Uygur yemekleri, bu tarihî kültür alışverişini yansıtır. Uygur mutfağının özellikle Özbek mutfağı gibi Orta Asya mutfaklarıyla paylaştığı benzerlikler pek belirgin; aynı zamanda Çin İslam mutfağı ile paylaştığı birçok ortak noktası mevcuttur.
Uygur mutfağındaki temel gıda maddeleri ekmek (نانnan) ve erişte (چۆپçöp) gibi unlu mamüller (ئۇن تاماقun tamaq) ve hayvan etidir (bilhassa koyun ve kuzu eti).[59] Uygurlar, et içermeyen bir öğün yemeğin hem bolluğu hem de tadı açısından insanı yeterince tatmin edemediğini düşünürler.[60] Buna rağmen, Sincan bölgesindeki kişisel et tüketiminin asıl oranı insanın geliri tarafından belirlenir, böylece de bir bireyin ait olduğu toplumsal sınıfın bir yansıması olarak algılanır;[59][60] örneğin, kendi hanehalkında sadece az oranda tüketime hazır et bulundurmak bir bireyin sosyal statüsünü olumsuz şekilde etkiler.[60] Bunun etkisi Uygurlardaki geleneksel misafirperverlik kültürüne kadar uzanır: Uygurlar misafirlere çay, nan, sangza ve meyve servisi yapmanın yanı sıra etli yemekler sunmaya da gayret ederler.[61]
Et ile un ürünlerinin haricinde meyve de özellikle yaz mevsiminde Uygurlar tarafından pek çok tüketilir.[59]Turfan Karızı gibi kehriz sistemleri, Sincan'ın kurak çöl ikliminde ürünlerin büyük oranlarda yetiştirilmesine olanak sağlamış ve Sincan'ın Çin'deki ana meyve üretici bölgelerinden biri olmasına yol vermiştir.[62]Kumul'un kavunları (bkz: Kumul kavunu [en]), Turpan'ın çekirdeksiz üzümleri, Korla'nın armutları ve Gulca'nın elmaları pek meşhurdur.[62]
Dinlerken sorun mu yaşıyorsunuz? Medya yardımı alın.
"Mukam" (مۇقامmuqam), Uygurların geleneksel müzik tarzıdır. Mukam sistemi, Arap kültüründen kaynaklanan ve hem Avrasya hem de Kuzey Afrika çapında birçok farklı müzik tarzının doğumuna yol vermiş modlumakame [en] sisteminin temeli üzerinde Uygurlar tarafından geliştirilmiştir. İsimleri Dolan, Gulca, Kumul ve Turpan gibi Sincan çapındaki vaha şehirlerinden alınmış farklı yöresel mukam sistemleri mevcuttur. Bu mukam sistemlerinin en gelişmiş olanı "On İki Mukam" (ئون ئىككى مۇقامon ikki muqam)'dır; On İki Mukam'ın barındırdığı parçalar, Uygur milletinin sözlü halk destanını oluşturur. Amannisa Hanım (1526–1560), On İki Mukam'ı derlemiş ve sonuç itibarıyla bunun muhafaza edilmesini sağlamış şahıs olarak kabul edilir.[63]
Kıyafet ve el işleri
Bu alt başlığın genişletilmesi gerekiyor. Sayfayı düzenleyerek yardımcı olabilirsiniz.
^"Milletlerine göre toplam nüfus" (İngilizce). Kırgız Cumhuriyeti Ulusal İstatistik Komitesi. Ocak 2020. 21 Kasım 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2020.
^Zhonghua Minguo guo ji guan xi yan jiu suo (2000). Issues & studies, Volume 36, Issues 1-3. Institute of International Relations, Republic of China. s. 184. 24 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Aralık 2011. According to a local account shared among township residents, Uygur ancestors were called by the emperor to the region to quell Miao rebels during the Ming Dynasty and accepted titles from the emperor who bestowed part of the land as their own. The title "Grand General of South-Pacifying Post of the Nation" S & fa also carries a given Han surname, Jian ( fij ), which currently makes the largest Uygur group in Changde. According to an expert on Changde Uygurs,6 while Jian is aOriginal from the University of Michigan
^Rian Thum (11 Temmuz 2020). "The Uyghurs in Modern China". Oxford Research Encyclopedia of Asian History (İngilizce). 11 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Temmuz 2020. İnternet'te ilk olarak 26 Nisan 2018 tarihinde yayınlandı. Kitap olarak da mevcuttur: Rian Thum (2020). The Uyghurs in Modern China(PDF; 902 KB). Oxford Research Encyclopedia, Asian History (oxfordre.com/asianhistory). Amerika Birleşik Devletleri: Oxford University Press. 12 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Aralık 2020.
^abPalmer, David; Shive, Glenn; Wickeri, Philip (2011). Chinese Religious Life. Oxford University Press. ss. 61-62. ISBN9780199731381. 1 Ocak 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Ekim 2015.
^abcM. Cristina Cesaro (2000). "Consuming Identities: Food and Resistance among the Uyghur in Contemporary Xinjiang". Inner Asia (İngilizce). Brill. 2 (2 (Special Issue: Xinjiang)): 225-238. JSTOR23615558.
^abcJoanne N. Smith Finley (2013). The Art of Symbolic Resistance: Uyghur Identities and Uyghur-Han Relations in Contemporary Xinjiang. Brill's Inner Asian Library (İngilizce). Leiden & Boston: Brill. s. 93 f. doi:10.1163/9789004256781. ISBN978-90-04-25491-6.
^Ildikó Bellér-Hann (2008). Community Matters in Xinjiang, 1880–1949: Towards a Historical Anthropology of the Uyghur. China Studies (İngilizce). 17. Leiden & Boston: Brill. s. 205. ISBN978-90-04-16675-2. ISSN1570-1344.
^abChiao-Min Hsieh & Victor C. Falkenheim (9 Ağustos 2018). "Xinjiang (Economy)". Encyclopædia Britannica (İngilizce). Encyclopædia Britannica, inc. 3 Aralık 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Ağustos 2020.
Bosworth, Clifford Edmund (2000), The Age of Achievement: A.D. 750 to the End of the Fifteenth Century - Vol. 4, Part II : The Achievements (History of Civilizations of Central Asia), UNESCO Publishing
Hahn, Reinhard F. (2006). Spoken Uyghur. University of Washington Press. ISBN978-0-295-98651-7. 27 Haziran 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Haziran 2020.