Amele Taburları (Osmanlı İmparatorluğu)

Amele Taburları'ndaki erkekler

Osmanlı İmparatorluğu'nda Amele Taburları (ErmeniceԱշխատանքային բատալիոն, Yunanca: Τάγματα Εργασίας, Tagmata Ergasias), son dönem Osmanlı İmparatorluğu'ndaki zorla çalıştırma yöntemlerinden biri. I. Dünya Savaşı döneminde ortaya çıkan taburlar, Osmanlı Ermenisi ve Osmanlı Rumu askerlerin silahsızlandırılması, zorla çalıştırılması ve öldürülmesiyle ilgilidir.[1][2][3][4]

Genel bakış

I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı İmparatorluğu, ordunun lojistik organizasyonu için amele taburlarından istifade etti. İmparatorluğun bu dönemde seyrek bir demiryolu alt yapısı mevcuttu. Hilmar Kaiser'e göre taburlara alınan insan sayısı, devletin savaş ya da barış hâlinde fark etmeksizin 25.000 ile 50.000 arasında değişmekteydi.[5] Ameleler, ordunun cephede ihtiyaç duyduğu malzemeleri nakletmek ve yollar ile demiryollarında inşaat çalışmaları yapmakla görevlendirildi.[5] Amelelerin birçoğu Hristiyandı: Rumlar ve Süryani Hristiyanlarından sonra en kalabalık birlik, Ermenilerden oluşuyordu.[6]

Amele taburlarında Ermeniler

Ermeniler, 1908'e kadar Osmanlı İmparatorluğu askeriyesinde hizmet vermiyordu. İmparatorluğun Müslüman ve Gayrimüslim unsurları arasındaki ayrımın sona ereceğini ilan eden Jön Türk Devrimi'nden kısa süre sonra artık Müslümanlarla eşit haklara sahip olan Ermeniler, toplumun diğer parçaları gibi zorunlu askerliğe tabii tutularak orduya alındılar.

Osmanlı'nın 25 Şubat 1915 tarihli Sarıkamış Harekâtı mağlubiyetini takiben[7] Harbiye Nazırı Enver Paşa'nın yayınladığı 8682. Emir, Ermenilerin Osmanlı ordusuna yönelik saldırılarının ve evlerinde bomba istiflemelerinin sonucunda "Ermenilerin katiyyen seyyar ordularda, seyyar veya sabit jandarmalarda veya herhangi bir silahlı kuvvet bünyesinde görev yapmayacağını" ilan etti.[8] Enver Paşa, bu kararın alınma sebebinin "Ermenilerin Ruslarla iş birliği yapmasından duyulan endişe" olduğunu açıkladı.[9] Sarıkamış Harekâtı sırasında orduda hizmet veren Ermeniler, silahsızlandırıldı ve amele taburlarına alındı.[7] Osmanlı Ordusu, geleneksel olarak düzenli orduya yalnızca 20-45 yaşlarındaki Gayrimüslimleri aldı. Daha genç (15-20) ve yaşlı (45-60) olanlar ise her zaman olduğu gibi amele taburlarında lojistik destek olarak kullanıldı. Şubat ayından önce, orduya alınan bazı Ermenilerden "hamal" olarak yararlanıldı. Bu hamallar sonradan infaz edildi.[10]

Tasvirler

Yunan romancı Elias Venezis, taburların durumunu Numero 31328 (Το Νούμερο 31328) isimli romanında tasvir etti. Venezis'in anlatısına göre onun bulunduğu 3000 kişilik amele birliğinden yalnızca 23 kişi sağ çıkmıştı.[11]

Leyla Neyzi, 20. yüzyılın başlarında Ankara'da yaşayan bir Yahudi olan Yaşar Paker'in günlüklerine dair bir inceleme yayınladı. Paker birincisi 1919-1922 Türk-Yunan Savaşı, ikincisi de Türkiye'nin fiilen katılmadığı İkinci Dünya Savaşı sırasında olmak üzere iki kez amele taburlarına alınmıştı. Paker'in günlüğüne dayanan bu çalışmada, amele taburlarının genel durumları tasvir edilmektedir.[12]

Kaynakça

  1. ^ Foreign Office Memorandum by Mr. G.W. Rendel on Turkish Massacres and Persecutions of Minorities since the Armistice, March 20, 1922, Paragraph 35
  2. ^ "USA Congress, Concurrent Resolution, September 9, 1997". 23 Haziran 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Ağustos 2018. 
  3. ^ "The Ethnic Cleansing of Greeks from Gallipoli, April 1915". 3 Mayıs 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Ağustos 2018. 
  4. ^ "Notes on the Genocides of Christian Populations of the Ottoman Empire". 3 Nisan 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Ağustos 2018. 
  5. ^ a b Kaiser, Hilmar (2002). Kieser, Hans-Lukas; Schaller, Dominik J. (Ed.). Armenian genocide and the Shoah (İngilizce). Chronos. ss. 190-191. ISBN 978-3-0340-0561-6. 
  6. ^ Kaiser, Hilmar (2002). Kieser, Hans-Lukas; Schaller, Dominik J. (eds.). p.191
  7. ^ a b Kaiser, Hilmar (2002). Kieser, Hans-Lukas; Schaller, Dominik J. (eds.). p.193
  8. ^ Kaman Gürün (1986), The Armenian File. Palgrave McMillan. 978-0312049409
  9. ^ Suny 2015, ss. 244
  10. ^ Toynbee, Arnold. Armenian Atrocities: The Murder of a Nation. London: Hodder and Stoughton, 1915, pp. 181–2.
  11. ^ Elias Venezis (2006). González Rincón, Manuel (Ed.). Number 31328: The Book of Slavery (İspanyolca). Universidad de Sevilla. s. 12. ISBN 9788447210565. 27 Temmuz 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Eylül 2021. From Ayvalik town, there were three thousand prisoners heading to the interior. At the end of 1923, once the armistice was signed, and with the consequent population exchange, only twenty-three of those three thousand prisoners came back alive. 
  12. ^ Strong as Steel, Fragile as a Rose: A Turkish Jewish Witness to the Twentieth Century, Leyla Neyzi paper on the basis of Yaşar Paker's diary published in the Jewish Social Studies in Fall 2005

Konuyla ilgili yayınlar

  • Zürcher, Erik-Jan: Ottoman labour battalions in World War I, in: Kieser, Hans-Lukas / Schaller, Dominik J. (eds.): Der Völkermord an den Armeniern und die Shoah = The Armenian genocide and the Shoah, Zurich 2002: Chronos, pp. 187–196.

Strategi Solo vs Squad di Free Fire: Cara Menang Mudah!