Türkan Feyzullah (Bulgarca: Тюркян Фейзула) ya da anıldığı adıyla Türkan bebek (24 Nisan 1983 - 26 Aralık 1984),[1] asimilasyon karşıtı protesto gösterisi sırasında annesinin sırtındayken Bulgar güvenlik güçlerinin açtığı ateş sonucu başına isabet eden kurşunla 20 aylıkken yaşamını yitiren Bulgaristan Türkü bebek. Baskı döneminin sembolleri arasında yer alan bebek anısına Türkiye'de ve Bulgaristan'da pek çok anıt bulunmaktadır.[2][3]
24 Aralık 1984'te Bulgaristan Halk Cumhuriyeti'nin Bulgarlaştırma politikasına ve Bulgaristan Türklerinin insan hakları ihlallerine karşı Sütkesiği'nde protestolar başladı. Türkan'ın annesi protestolara katıldı.[4] Protestoları bastırması için Bulgar hükûmeti Bulgar milislerine protestoculara ateş etmesini emretti. Milislerin açtığı ateşte onlarca kişiyi yaraladı ve 3 kişi öldü. Ölenler arasında o tarihte 18 aylık olan Türkan Feyzullah da vardı. Türkan, kurşunun kendisine isabet etmesiyle annesinin kollarında anında öldü. Katili asla tutuklanmadı. Protestolar 26 Aralık'ta Bulgar milisleri tarafından şiddetle bastırılana kadar devam etti.[5]
Türkan, ölümünün ardından Türklerin Bulgarlaşmaya karşı direnişinin simgesi haline geldi. Her yıl 26 Aralık'ta mezarı başında dualarla anılıyor.[6] Türkan'ın çeşitli anıtları hem Türkiye'de hem de Bulgaristan'da bulunmaktadır.[7][8] Her yıl cinayetin işlendiği gün anma kutlamalarının yapıldığı olay yerine bir anıt çeşme ve anıt inşa edildi.
Türkan'ın anısına Bursa'da bir anıt dikildi.[9] Kardeşi Turhan Öztürk, Bulgaristan'da Türk azınlığa yönelik zulme ilişkin bir röportajda şunları söyledi: "Türk kimliğimizi yok etmek istediler. Köylüler sessiz kalmayıp protesto için yürüdüler. Askerler savunmasız insanlara ateş açtı. 18 aylığım- eski kardeşim annemin kollarında öldürüldü. Bu annemde derin yaralar bıraktı. Bütün bunlar gösterdi ki bir millete köklerini unutturamazsınız. İnsanlar bu anıtın ne anlama geldiğini bilmeli, yeni nesiller hatırlamalı."[10]
Türkan, her yıl kendisi için yazılan ve anıt taşına kazınan bir şiirle anılmaktadır:[11][12]
Bana Türkan dediler
Bir buçuk yaşına ulaşmıştım.
Zalim adımı aldı
Kirli yollarda annemin sırtına bindim
buna zorlayamazsın dedik
Sağını soluna bakmadan
Kafama kurşun sıktılar[13]
<ref>
:1