Orta Çağ İslam dünyasında psikoloji

Galen ve Avicenna'nın beyin anatomisi hakkındaki bazı hatalı teorilerini düzelten İbnü'l-Nafis'in tıbbi çalışması[kaynak belirtilmeli] .

İslami psikoloji veya ʿilm al-nafs[1] (Arapça : علم النفس), nefs bilimi (" benlik" veya " psişe"),[2] psişenin İslami bir perspektiften tıbbi ve felsefi çalışmasıdır ve psikoloji, nörobilim, zihin felsefesi ve psikiyatri ile psikosomatik tıp konularını içerir. İslam'da ruh sağlığı ve akıl hastalığı bütüncül bir yaklaşımla ele alındı. Bu yaklaşım, bir bireyde yeterli zihinsel esenlik ve iyi fiziksel sağlığın sürdürülmesi arasındaki karşılıklı bağlantıyı vurgulamıştır. İslam'ı uygulayan insanlar, dua ve diğer dini yükümlülüklere katılmak için pozitif ruh sağlığını korumanın gerekli olduğunu düşündüler.[3]

İslam düşüncesinden gelen kavramlar, 20. ve 21. yüzyıllarda Müslüman psikologlar ve bilim adamları tarafından yeniden incelenmiştir.[4]

Terminoloji

Müslüman alimlerin yazılarında, nefs (benlik) terimi bireysel kişiliği, fıtrat terimi ise insan tabiatını ifade etmek için kullanılmıştır. Nefs, kalb (kalp), ruh (nefs), aql (akıl) ve irâde (irade) dahil olmak üzere geniş bir yetiler yelpazesini kapsamaktadır. İslam bilimi, özellikle Galen'in vücudun dört mizacına ilişkin anlayışından yola çıkarak, kutsal yazıların incelenmesinin yanı sıra Yunancadan da güçlü bir şekilde etkilenmişti.

Özellikle Orta Çağ İslam tıbbında, akıl hastalıklarının incelenmesi kendi başına bir uzmanlık alanıydı[5] ve al-'ilaj al-nefs (yaklaşık olarak "fikirlerin/ruhun/bitkisel aklın iyileştirilmesi/tedavisi)",[1] et-tibb al-ruhani ("ruhun şifası" veya "ruhsal sağlık") ve tibb al-kalb ("kalbin/nefsin şifası" veya "zihinsel ilaç") olarak çeşitli şekillerde adlandırılırdı.[2]

Akıl hastası için Klasik Arapça terim, "örtülü" anlamına gelen "Jenna " teriminden türetilen "mecnûn" idi.[6] Bu terim, eğitimli kişiler arasında kademeli olarak yeniden tanımlandı ve İbn Sînâ tarafından "gerçeğin fantazi içinde bulunduğu bir durumdan muzdarip olan kişi" olarak tanımlandı.

Etik ve Teoloji

İslam dünyasında akıl hastalarına özel yasal korumalar sağlanmıştır. Bu tutum, Kuran'ın Suresi 4:5'teki ayeti ile pekiştirilmiştir:

Allah'ın size idare etmesi için verdiği malınızı delilere vermeyin; fakat delileri bu malla yedirin, giydirin ve onlara güzel sözler söyleyin.

— "[5]

Bu Kur'an ayeti, İslam'ın mülk idare etmeye uygun olmadığı düşünülen, ancak insanca muamele edilmesi ve ya bir vasi ya da devlet tarafından gözetim altında tutulması gereken akıl hastalarına karşı tutumunu özetlemektedir.[5]

İslam'ın Altın Çağı'nda Psikoloji

Miladi takvimin 8. ila 15. yüzyılları arasında İslam'ın Altın Çağı yaşandı. Bu zamanlar İslam sanatlarında ve bilimlerinde sayısız ilerleme ve keşiflerin olduğu bir zamandı. Böylece İslam alimlerinin belirli koşulların bir bireyin ruhsal ve psikolojik durumlarını değiştirebileceğini anlamalarına yol açtı. Mecnun (delilik) olarak görülenlerin ruhsal ve psikolojik durumlarında dengesizlik olduğuna inanılıyordu. Bu dönemde öne çıkan filozoflardan biride Gazali'dir (1058-1111).[3] Tanrı ile yakın bir ilişkiyi sürdürmek için bedendeki ruhsal ve psikolojik koşullar arasında dengeli bir bağlantı kurmanın hayati önem taşıdığını öne süren Gazali ayrıca, bu karşılıklı bağlılıktan uzaklaşmanın, bireyin ruh sağlığında anormalliklere yol açabileceğini açıkladı.[3]

Başlıca katkıda bulunanlar

Muhammed ibn Zekeriya el-Razi

Batı geleneğinde Rhazes olarak bilinen Muhammed ibn Zekeriya al-Razi (865 – 925), İslam'ın Altın Çağı'nda etkili bir İranlı doktor, filozof ve bilim adamıydı ve dünyada akıl hastalığı üzerine yazan ilk kişiler arasındaydı.[7] Bağdat hastanesinin başhekimi olarak, aynı zamanda dünyanın ilk psikiyatri servislerinden birinin de müdürüydü. Özellikle iki eseri, El-Mansuri ve Al-Hawi, akıl hastalıklarının tanımlarını ve tedavilerini içermektedir.[7]

Ebu-Ali el-Hüseyin ibn Abdalah ibn-Sina

Batıda Avicenna olarak bilinen Abu-Ali al-Husayn ibn Abdalah ibn-Sina (980-1030), felsefe, fizik, tıp, matematik, jeoloji, İslami teoloğu ve şairdir. En ünlü eseri olan Tıbbın Kanunu'nda (El-Kanun-fi-il-Tabb), uykusuzluk, mani, vertigo, felç, inme, epilepsi ve depresyon gibi durumlar için açıklamalar ve tedaviler içermektedir. cinsel işlev bozukluğunu zihinsel durumdaki değişikliklere ve vücuttaki değişikliklere bağlayan psikosomatik tıp alanında bir öncüydü.[8]

Ebu Zeyd el-Belhi

Ebu Zeyd el- Belhi (850-934), İslam'ın Altın Çağı'nda Müslüman bir psikolog ve doktordu. Birçok katkısı, ruh sağlığının anlaşılması ve çeşitli akıl hastalıklarının nasıl tedavi edileceği konusunda hayati öneme sahipti. El-Belhi, “Bedenin ve Ruhun Rızkı” adlı eseriyle ünlüdür.[9] El-Belhî'nin yazılarında, beden bedensel hastalıklara maruz kaldığında ruhun sıkıntı, üzüntü ve korku gibi bir dizi duygu yaşadığını anlatır.[9]

Bilişsel terapinin kurulması El-Belhî'ye borçludur. El-Belhî ve diğer önemli İslam alimleri de hastalarını tedavi ederken karşılıklı ketleme tekniğini uygulamışlardır.[10] Ayrıca, barınma, egzersiz ve beslenme gibi çevresel faktörlerin bir kişinin zihinsel sağlığını nasıl etkileyebileceğine de vurgu yapmaktadır. El-Belhî'nin katkıları aynı zamanda psikoz ve nevroz arasındaki farkı belirlemektede oldukça önemli olmuştur. Nevrozları dört gruba ayırdı: saplantılar, üzüntü ve depresyon, korku ve kaygı, öfke ve saldırganlık. El-Belki'nin Orta Çağ İslam psikolojisinde yaptığı analiz, modern psikoloji ile hala bağlantılıdır.[3]

Melankoli

Akıl sağlığı bozukluğu melankoli, Orta Çağ İslamı sırasında sıklıkla analiz edildi. İslam alimleri melankoliyi, insanların katlandığı sürekli bir üzüntü hali olarak tanımlamışlardır. Vücuttaki yüksek miktarda bulunan kara safranın bu akıl hastalığına yol açacağı öne sürülmüştür. İnsanların yaşadığı üzüntü durumunu üç farklı türe ayırmışlardır: travma veya stresten kaynaklanan üzüntü, vücudun yetersiz beslenmesi gibi dış etkenlerden kaynaklanan üzüntü veya günlük üzüntü. Orta Çağ İslamı melankoliyi, epilepsi ve mani gibi diğer sağlık sorunlarının varyasyonları olarak kabul etti.[3]

Ruh Sağlığı hizmetleri

En eski bimaristanlar 9. yüzyılda inşa edildi ve 13. yüzyılda inşa edilen bimaristanların içinde akıl hastaları için ayrı ayrı odalar bulunmaktaydı.[11]

Akıl hastalığının tedavisi

İlaca ek olarak, akıl hastalığı tedavisi banyo, müzik, konuşma terapisi, hacamat (hacamat) ve aromaterapiyi içermektedir. Bu dönemin akademisyenleri ve doktorları, zihin hastalığı ile vücuttaki sorunlar arasındaki ilişkiye yapılan vurgu olan psikosomatik tıbbı ilk vurgulayanlardan bazılarıydı.[12] Vücudun dört sıvısını yeniden dengelemek için ilaç reçete edilirdi, çünkü dengesizliğin psikoza neden olabileceğine inanırlardı.[8] Örneğin uykusuzluğun, nemlendiricilerin kullanımıyla giderilebilecek aşırı miktarda kuru sıvıdan kaynaklandığı düşünülüyordu.

Ayrıca bakınız

Notlar

  1. ^ a b Haque 2004
  2. ^ a b "Mental health in Islamic medical tradition", The International Medical Journal, 4 (2), 2005, ss. 76-79  Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi: "Talib" adı farklı içerikte birden fazla tanımlanmış (Bkz: Kaynak gösterme)
  3. ^ a b c d e "Conceptualising and addressing mental disorders amongst Muslim communities: Approaches from the Islamic Golden Age". Transcultural Psychiatry (İngilizce). 57 (6): 763-774. December 2020. doi:10.1177/1363461520962603. ISSN 1363-4615. PMC 7689558 $2. PMID 33059527.  Birden fazla yazar-name-list parameters kullanıldı (yardım); Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım) Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi: ":0" adı farklı içerikte birden fazla tanımlanmış (Bkz: Kaynak gösterme)
  4. ^ Haque 2004
  5. ^ a b c Youssef, Youssef & Dening 1996
  6. ^ "Egyptian Contribution to the Conception of Mental Health", Eastern Mediterranean Health Journal, 7 (3), 2001, ss. 377-380, doi:10.26719/2001.7.3.377, PMID 12690756 
  7. ^ a b Wael Mohamed, C.R. (2012). "Arab and Muslim Contributions to Modern Neuroscience". International Brain Research Organization History of Neuroscience. 
  8. ^ a b A. Okasha, C.R. (2001). "Mental Health and Psychiatry in the Middle East". Eastern Mediterranean Health Journal. 7: 336-347. doi:10.26719/2001.7.3.336.  Kaynak hatası: Geçersiz <ref> etiketi: "A.Okasha" adı farklı içerikte birden fazla tanımlanmış (Bkz: Kaynak gösterme)
  9. ^ a b Islamophobia and psychiatry: recognition, prevention, and treatment (İngilizce). Springer. 2018. ss. 4-8. ISBN 978-3-030-00511-5. 
  10. ^ Islamophobia and psychiatry: Recognition, prevention, and treatment (İngilizce). Springer. 2018. ss. 14-15. ISBN 978-3-030-00511-5. 
  11. ^ "Jundi-Shapur, bimaristans, and the rise of academic medical centres". Journal of the Royal Society of Medicine. 99 (12): 615-617. December 2006. doi:10.1177/014107680609901208. PMC 1676324 $2. PMID 17139063. 1 Şubat 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Ağustos 2018.  Birden fazla yazar-name-list parameters kullanıldı (yardım); Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)
  12. ^ Mitha (2020). "Conceptualising and addressing mental disorders amongst Muslim communities: Approaches from the Islamic Golden Age". Transcultural Psychiatry. 57 (6): 763-774. doi:10.1177/1363461520962603. PMC 7689558 $2. PMID 33059527. 

Kaynakça

  • Quranic Psychology of the Self: A Textbook on Islamic Moral Psychology (ilm al-nafs), Kazi Publications, 2019, ISBN 978-1567446418  Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)
  • "Psychology from Islamic Perspective: Contributions of Early Muslim Scholars and Challenges to Contemporary Muslim Psychologists", Journal of Religion and Health, 43 (4), 2004, ss. 357-377, doi:10.1007/s10943-004-4302-z  Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)
  • Global History of Philosophy: The Period of Scholasticism, Motilal Banarsidass, 2000, ISBN 81-208-0551-8  Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)
  • "Evidence for the existence of schizophrenia in medieval Islamic society", History of Psychiatry, 7 (25), 1996, ss. 55-62, doi:10.1177/0957154X9600702503, PMID 11609215 

Strategi Solo vs Squad di Free Fire: Cara Menang Mudah!