McDonnell Douglas MD-80 ve MD-90; çift motorlu, orta sınıf ve tek koridorlu ticari jet uçağı. Her ikisi de DC-9 adlı modelden türetilmiştir. MD-80'ler 1980 yılında piyasaya sunulmaya başlanmasının ardından, 1989 yılında da MD-90'lar geliştirilmiştir. Her iki uçağın da yolcu kapasitesi aslen 140 iken, 172 yolcuya kadar çıkarılabilmekteydi. İlk ticari yolculuğuna Swissair ile çıkan uçak, 1998 yılında ise yerini Boeing 717'ye bıraktı. 717'nin orijinal ismi MD-95 olmasına karşın McDonnell Douglas—Boeing şirketlerinin birleşmesi sonrası yeniden adlandırıldı. 23 Mayıs 2006 tarihinde son iki Boeing 717 siparişinin teslimi ile DC-9 uçak ailesinin 41 yıllık üretim süreci sona ermiştir.
DC-9 ailesi havacılık tarihinin en çok satan uçak modellerinin başında gelir. 5,000'in üzerinde üretilen Boeing 737 ve 3,200 civarı bir sayıda üretilen Airbus A320'den sonra 2,400 adet ile tüm zamanların en çok satan üçüncü model ailesi durumundadır.
Douglas Aircraft firması bu modelin öncüsü sayılabilecek DC-9 modelini 1960'lı yıllarda, yüksek yolcu kapasiteli DC-8'lerin dışında ürün gamını genişletmek için bir alternatif olarak üretmeye başladı.[1] DC-9'un tasarımı tamamen yenilikçiydi. Gövdeye monte edilmiş iki turbofan jet motor ve T şeklindeki kuyruk yapısı, bu modelin karakteristik özellikleri arasında yer almaktadır.
MD-80 modeli DC-9'un ikinci neslini oluşturmaktaydı. Orijinal adıyla DC-9-80 olarak adlandırılmış bu uçak, ilk kez 1980 yılında hizmete girdi. Onu 1995 yılında hizmete giren MD-90 takip etti. Bu model serisinin son çeşidi MD-95 Boeing ile birleşmenin ardından Boeing 717 olarak anılmaya başlandı.
MD-80, 1980 yılında hizmete giren, orta-sınıf ve orta büyüklükteki bir modeldi. Verimli çalışan küçük boyutlu kanatlara ve ekonomi sınıfında yer alan yenilikçi yan yana 5 koltuk içeren oturma düzenine sahipti. Bir önceki model DC-9-50'ye göre daha uzun ve daha büyük bir maksimum kalkış ağırlığına sahipti. Uçak sık sık yapılan kısa mesafe uçuşlarında kısa aralıklarla kullanmak için uygundu. Yolcu kapasitesi 130 ila 172 arasında değişiyordu.
MD-80'in geliştirilmesine 1970'lerde MD-9-50'ye olan yüksek talep üzerine başlandı. Yeni nesil Pratt & Whitney JT8D yüksek bypass motorları kullanıldı. DC-9-55 adlı bir ara model hazırlandı. Sonrasında ilk DC-9-80 siparişi 1977 yılında Swissair firması tarafından 15 kesin 5 opsiyonlu olmak üzere verildi.[1]
Bir önceki model DC-9-50'ye göre gövde 4,34 m(14 ft. 3 in) daha uzun olarak tasarlandı. Kanatların bağlantı noktaları üzerinde değişikliğe gidildi ve kanatların genişliği %28 oranında arttırıldı. İlk uçuşunu 19 Ekim 1979 tarihinde gerçekleştirdi.[1]
1980 yılında servise girdikten üç yıl sonra, bir pazarlama hamlesiyle ismi MD-80 olarak değiştirildi. Böylece serinin uçakları DC-9-80/81/82 yerine MD-80/81/82 isimlerini aldılar. MD-88 ve MD-90 ise yalnızca bu isimlerle lanse edildiler.
MD-80'in zamanındaki en büyük rakipleri Boeing 737-400 ve Airbus A320 idi.
Aerodinamik ve gövde yapısı bakımından çok sayıda yenilik içeren uçak, eskisine göre daha sessiz, güçlü ve hafif bir motora sahipti. Üretimine 1998 yılında son verildi. Bugün halen American Airlines (301), Delta Air Lines (133), Alitalia (72), Scandinavian Airlines System (44), Japan Airlines (42),Spanair (37), Iberia Airlines (30), Saudi Arabian (29, MD-90 only), Aeroméxico (28), China Southern Airlines (24), Allegiant Air (24), Avianca (17) Onur Air (9) ve yaklaşık 70 kadar daha küçük çaplı firma tarafından kullanılmaktadırlar. Öte yandan 2000 yılından itibaren eskimekte olan çok sayıda uçak emekli edilmeye başlanmıştır.[2]
MD-94X başta olmak üzere seri üretime geçirilmemiş çok sayıda varyantı da bulunmaktadır.
MD-88'den 5 feet daha uzun bir gövde ve yeni IAE V2500 motorlara sahip olan MD-90, 1995 yılında serinin yeni ürünü olarak ortaya çıktı. Öncüsüyle aynı elektronik sistemlere(Glass Cockpit) sahip olan bu uçak, tercihen değişen 153 ila 172 arasında bir maksimum yolcu kapasitesine sahipti.
1989'da duyrulan,1993'te ilk kez uçan ve 1995'te havayollarında hizmete giren MD-90 -30 ve -30ER olmak üzere iki farklı versiyona sahipti. -30 versiyonun 2,400 mil'lik (3680 km) bir menzili vardı. Daha yüksek bir brüt ağırlığa sahip olan -30ER, fazladan yakıt deposu sayesinde 2,750 mil'e (4,426 km) yaklaşan bir menzile sahipti. Daha yüksek menzile sahip olan -50 sürümü tasarlandıysa da sipariş veren olmamıştır.[3]
McDonell Douglas firmasının Boeing ile birleşmesinin ardından, 737-800 ile aynı segmentte olan uçağın üretimine 2001 yılında son verildi. Son 20 MD-90 Trunkliner programı kapsamında Çin'e satıldı.[4][5] MD-90, satılan 117 uçak ile DC-9 serisinin en başarısız uçağı olarak kayda geçti.
MD-90'ın en ciddi rakipleri Airbus A320 ve Boeing 737-800 idi.
Ağustos 2006 itibarıyla, toplam 110 MD-90 çeşitli havayollarında hizmet vermektedir;China Eastern Airlines (9), China Southern Airlines (13), Japan Airlines (16), Lion Air (5), Saudi Arabian Airlines (29), Uni Air (11), Blue1 (3), Hello (6), Iceland Express (2), Nordic Regional (2) ve Delta Air Lines (16).[6]
Ana Madde: Boeing 717
MD-95, o sıralar 30 yaşlarına ulaşan erken dönem DC-9 modellerinin yerini almak için tasarlandı. Proje özgün DC-9 tasarımını modern taşımacılık ilkeleriyle buluşturmayı amaçlamaktaydı. DC-9-30 modeline göre oldukça uzun ve yeni nesil Rolls-Royce BR715 motorlarına sahip olacak şekilde tasarlanan uçak, Boeing ile yaşanan birleşme sonucunda Boeing 717 olarak adlandırıldı. 1998-2006 yılları arasında 156 Boeing 717 üretildi.
MD-80/90 serisi genelde güvenli bir uçak olarak addedilse de yatay sabitleyicilerinin krikolarının T-kuyruk yapısı sonucu sorun çıkartabileceğinin Alaska Havayolları kazası sonrası anlaşılmasının arkasından, önerilen servis kontrolü sıklığı arttırılmıştır. Ayrıca büyük kardeşi McDonell Douglas MD-11'in karıştığı Swissair 111 nolu uçuş kazasının ardından, izolasyon boşluklarının yanmaya elverişli olduğu görülerek ekstra önlemler alınmıştır.
<ref>