Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi (BMKİS, İngilizce: UN Global Compact), tüm dünyada sürdürülebilir, ortak bir küresel kalkınma kültürünü yaymak üzere; şirketleri sürdürülebilir ve sosyal sorumluluklarına uygun uygulamalar geliştirmeye teşvik eden, bağlayıcılığı olmayan bir Birleşmiş Milletler (BM) sözleşmesi ve bu sözleşmenin imzacılarını kapsayan bir oluşumdur.
2021 itibarıyla sözleşmenin 160'ın üzerinde ülkede 9.500'ün üzerinde şirket ve 3.000'in üzerinde şirket-dışı imzacısı vardır.[1] Dünyadaki en yaygın gönüllü sorumluluk projesi kabul edilir. Küresel İlkeler Sözleşmesi'nin öncülüğünü Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) yapar.
Küresel İlkeler Sözleşmesi'nde şirketlerin insan hakları, yolsuzlukla mücadele, çevre ve işçi hakları alanlarında benimsemeyi ve iş stratejileri, uygulamaları ve kültürlerinin bir parçası haline getirmeyi taahhüt ettikleri on temel ilke belirtilir. Sözleşmeyi imzalamış olmak, imzalayan kurumları sözleşmedeki ilkelere uygun etkinlikleri disiplin altına almaya, bunlara ilişkin ölçümler yapmaya, her yıl kendilerini geliştirecek yeni hedefler belirlemeye ve tüm bunları kamuoyuna sunmaya teşvik eder, sözleşmenin ilkelerine aykırı olabilecek davranışlardan daha büyük bir dikkatle kaçınmalarını sağlar.[2]
Özel sektör kuruluşlarının yanı sıra sivil toplum kuruluşları, iş dünyası kuruluşları, akademik kurumlar ve belediyeler de sözleşmenin imzacısı olabilir.[3] Şirket olmayan imzacı kuruluşların da örgütlenmelerini on ilke doğrultusunda şekillendirip gelişmeleri raporlamaları beklenir.[4]
Küresel İlkeler Sözleşmesi'ni imzalamanın tek zorunluluğu, her sene kurumun bu ilkeleri yerine getirmek adına yaptıklarını kamuoyuna açık bir rapor ile duyurmasıdır. Bu gerekliliği yerine getirmeyenler Küresel İlkeler Sözleşmesi üye listesinden çıkarılır.[2]
Şirketler, sözleşmenin imzacısı olmak dışında yıllık brüt satışlarına veya gelirine göre belirlenen miktarda yıllık parasal katkı yaparak Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi Ağı'nda "katılımcı üye" statüsünde yer alabilirler.[5]
"Küresel Sözleşme" adı verilen oluşum ilk olarak 1995 yılında Birleşmiş Milletler öncülüğünde Kopenhag'da gerçekleştirilen "Toplumsal Kalkınma Dünya Zirvesi" ile gündeme geldi.[6] Bu zirvede yoksulluğun önlenmesi insanlığın etik, sosyal, politik ve ekonomik bir zorunluluğu olarak kabul edilirken bu zorunluluğun serbest piyasa ideolojisinin bir parçası olduğuna vurgu yapılmıştı. Küresel Sözleşme, bu tespitin bir sonucu olarak doğdu.[6]
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan 31 Ocak 1999 tarihinde Dünya Ekonomik Forumu'nda yaptığı konuşma sırasında sermaye liderlerini küresel piyasaya insanî bir yüz vermek için çalışmaya davet etti ve Annan'ın daveti 26 Temmuz 2000 tarihinde BM merkezinde yapılan bir toplantıyla resmî bir nitelik kazandı. Küresel İlkeler Sözleşmesi'nin 10 ilkesi insan hakları, işçi hakları, çevre ve yolsuzlukla mücadele alanında evrensel olarak kabul görmüş beyannamelerden alınmıştır. Başlangıçta 50 şirketle yola çıkan bu girişimin ilk üyeleri arasında Shell, Nike, Rio Tinto gibi firmalar bulunur.[7] Girişim, 2021 yılı itibarıyla 60'ın üzerinde ülkede 9.500'ün üzerinde şirket ve 3.000'in üzerinde şirket-dışı üyeye ulaştı.
Küresel İlkeler Sözleşmesi, imzacı özel sektör kuruluşlarının uymayı taahhüt ettikleri on temel evrensel ilkeyi içerir. Sözleşmenin tarafları bu ilkeleri iş stratejilerinin, operasyonlarının ve kültürünün bir parçası haline gelmesi için çalışırlar. İmzacı şirketlerin, bu ilkelere kendilerinin uymalarının yanı sıra, zaman içinde çözüm ortaklarından da bu ilkelere uymalarını beklemeleri istenir. On temel ilke insan hakları, işçi hakları, çevre ve yolsuzlukla mücadele olmak üzere dört başlık altında gruplanır.
On ilkeyi benimsediğine inanan kurumlar, Küresel İlkeler Sözleşmesine üye olmak için BM Genel Sekreteri'ne hitaben şirketin en üst düzey yöneticisinin imzasıyla bir mektup gönderirler. bu ilkeleri şirket karar defterine işlenmeli ve her yıl Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi ofisine bir mektup yazarak, bu ilkeleri yaşama geçirmek adına şirketin yaptığı uygulamaları paylaşmalıdır.
İmzacı olarak değil, katılımcı üye olarak etkinlikte bulunmak isteyen işletmeler, yıllık brüt gelirine göre belirlenen bir yıllık parasal katkı yapması yaparlar. Ülkesindeki veya bölgesindeki Global Compact Yerel ağın etkinliklerine katılabilir ve dijital araçlara erişirler.
2005 yılında girişimin çok paydaşlı yapısına uygun olarak bir yönetim şekli belirlenmiştir. Girişimin yönetiminden BM Genel Sekreteri'nin başkanlığını yaptığı ve onun tarafından atanmış üyelerden oluşan Küresel İlkeler Sözleşmesi Yönetim Kurulu ve Genel Müdür sorumludur. 2020 yılında Sanda Ojiambo genel müdür olarak atanmıştır.[8]
Üye şirketlerin ve şirket-dışı kuruluşların sürdürülebilirlik alanında gelişimi için faaliyetler, yetmişin üzerinde ülkede yerel ağlar yoluyla gerçekleşir.
Global Compact Almanya, 2000 yılında oluşmuş bir yerel ağdır. 705 üyesi bulunur.[9] Üyelerin iki yılda bir seçimle belirlediği bir yönetim kurulu bulunur. Çoğu çevrimiçi olarak da sunulan etkinlikler düzenler.
Global Compact Almanya, 2014 yılında oluşmuş bir yerel ağdır. 816 üyesi bulunur.[10] Toplumsal cinsiyet eşitliği konularında etkinliklere yoğunlaşır.[11]
Global Compact Türkiye, 2013 yılında TÜSİAD ve TİSK ortaklığında bir platform olarak kurulmuştur. Global Compact Türkiye'nin sekretaryası TÜSİAD tarafından yürütülmektedir.[12] 330[13] üyesi bulunur.[14]
Kofi Annan'ın ifadesiyle "şirketlere insani bir yüz kazandırmak "amacıyla meydana gelmiş olan BM Küresel İlkeler Sözleşmesi'nin aslında bir tür ahlaki maske olduğu iddia ederek bu girişim eleştirilmektedir. Küresel Sözleşme'nin kapitalist sisteme yöneltilmiş ve yöneltilecek olan itirazları eritip şirketlere daha rahat hareket edecekleri bir alan açtığı iddia edilmiştir.[15]
BM Küresel İlkeler Sözleşmesi, şirketlerin uyacakları standartları belirlerken bu standartlara uyum hususunda şirketlere yönelik bir denetim mekanizması getirmemektedir. Oluşum, bu denetim mekanizması eksikliği nedeniyle de eleştirilmiştir.
Şirketİzleme (CorpWatch), Nike-İzleme (NikeWatch) ve Küresel Takas (Global Exchange) gibi eleştirel ve muhalif kuruluşlar BMKİS internet sitesinin şirketler için eleştirel yorumlara ve sorulara tabi kılınmadan masrafsızca reklamlarını yapabilecekleri serbest bir forum işlevi gördüğünü vurgulamıştır.[15]