Zülkarneyn, (Arapça ذُو ٱلْقَرْنَيْن ); Birebir çeviri ile İki Boynuzlu), Kuran'ın Kehf Suresi, 83–101 ayetlerinde doğuya ve batıya seyahat eden bir topluluk ile Ye'cüc ve Me'cüc arasına set çeken kimse olarak sunulur.[5] Kuran, başka yerlerde Yecüc ve Mecüc'ün bariyerin arkasından çıkışını dünyanın sonu, bazı yazarlar ise onların bir gece ansızın Allah tarafından yok edilmelerini Kıyametin başlangıcı olarak sundular.[6] Zülkarneyn kelimesi Arapçadır. Zü, (e)l ve karneyn kelimelerinin birleşmesinden meydana gelmiştir. Zü, ''sahip ve mâlik'' demektir. Karn ise ''boynuz, perçem, tepe, zaman, güneş'' anlamlarına gelir. Karneyn sözcüğü, karn'ın tesniyesi, yani iki tanesi demektir. Buna göre Zülkarneyn kelimesi, "iki boynuz sahibi" şeklinde tercüme edilir.[7]
Kur'an'da kimlik tanımı flu çizgilerle yapılmış efsanevî bir komutan veya kral olduğu anlaşılan Zülkarneyn’in demir işlemeyi bildiği göz önüne alındığında, Demir Çağı'ndan sonra yaşadığı anlaşılır. İslamî kaynaklarda yer alan farklı açıklamalara göre, Kehf Suresi'nin 83-98. ayetlerinde konu edilen bu şahsın doğuya ve batıya askerî seferler düzenleyip büyük fetihler yaptığı, insanları tevhit inancına çağırdığı, başında boynuza benzer iki çıkıntının yer aldığı, tacının üstünde bakırdan iki boynuz bulunduğu, saçlarının ise iki örgülü olduğu, hem anne hem baba tarafından asil bir soya mensup olduğu, İran ve Yunan asıllı iki soydan geldiği, büyük cesaretli olduğu, kendisine büyük bir ilim verildiği ve bunlardan dolayı Zülkarneyn lakabıyla anıldığı belirtilir.[8]
İlk Müslüman yorumcu ve tarihçiler Zülkarneyn'i Güney ArabistanHimyari kralı el-Sa'b bin Zī Marashid, özellikle de Büyük İskender olarak tanımladılar.[9][10] Sınırları doğuda ve batıda olabilecek en geniş noktalara ulaşan bir devlet veya hükümranlığın başını temsil edişi, başarılarının büyüklüğünün kendisini Tanrı’nın desteklediği efsanesinin yerleşmesine yol açışı ve başında da savaşlarda kullandığı çift boynuzlu miğfere ithafen Zülkarneyn (çift boynuzlu) ifadesinin kullanılıyor oluşu, Zülkarneyn'in Makedon Kralı Büyük İskender ile uyumlu gözükmesine ve Kur'an yorumcularının çoğunun Zülkarneyn’in İskender olduğu sonucuna ulaşmasına sebep olmuştur.[11][12] Zülkarneyn'in demir kitleleri ile inşâ ettiği Zülkarneyn Seddi de, İskender'in Kafkas dağlarında inşa ettiği "İskender Kapısı" ile örtüşmektedir.
Bazı modern akademisyenler hikayenin kökenini Suriye İskender Efsanesinde[13][14][15] diğer bir kısmı ise Büyük Kiros'ta aradılar;[16] ancak modern bilgin ve yorumcuların çoğunluğu Büyük İskender'i tercih etmektedir.[17]
Kuran 18:83-101
Rivayete göre hikaye, Kureyş'in YahudilereMuhammed'in bilgi seviyesini ve O'nun Tanrı'nın gerçek bir peygamberi olup olmadığını test etmek için iki adam göndermeleri ve hahamın onlara üç soru vermesi üzerine nazil olan el-Kehf ("Mağara"), suresinde ele alınır. (Ayetler 18:83-98) Haham onlara, Ruh ve Ashâb-ı kehf'e ilave olarak Dünyanın doğusu ve batısına ulaşan bir adamın hikayesini sormalarını önerir. "Bunları size doğru şekilde anlatırsa, o bir peygamberdir, ona uyun, eğer size söyleyemezse düzmecedir, nasıl uygun görüyorsanız ona öyle davranın," der.
Ayetlere göre Zülkarneyn Dünyanın önce batı ucuna, çamurlu bir kaynakta battığını gördüğü yere, sonra da 18;90 ayetindeki ifadeye göre muhtemelen kurak ve çorak bir yer olan Doğu'ya ve son olarak da Yecüc ve Mecüc'ün zulmüne uğramış bir kavimle karşılaştığı kuzeye doğru seyahat eder ve bu kavimle Yecüc-Mecüc arasına set örer.
18:83 Sana Zülkarneyn'i soracaklar. De ki: "Size ondan bir hatıra okuyacağım."
18:84 Muhakkak Biz onu yeryüzünde güçlü kıldık ve ona her şeye bir yol verdik.
18:85 Ve bir yol izledi
18:86 Nihayet güneşin battığı yere vardığında onu çamurlu bir pınarda batarken buldu ve orada bir kavim buldu. Biz: "Ey Zülkarneyn! Ya cezalandırın ya da onlara nezaket gösterin."
18:87 Dedi ki: "Zulmedene gelince, onu azaplandıracağız, sonra Rabbine döndürülecek, O da onu şiddetli bir azapla cezalandıracak!"
18:88 İnanıp salih amel işleyene gelince, onun mükafatı güzeldir ve Biz ona yumuşak bir emir söyleyeceğiz."
18:89 Sonra bir yol izledi
18:90 Nihayet, güneşin doğduğu yere vardığında, onu, kendilerine bir sığınak kılmadığımız bir kavmin üzerine doğarken buldu.
18:91 Yani (öyleydi). Ve biz onun hakkında her şeyi biliyorduk.
18:92 Sonra bir yol izledi
18:93 Nihayet, iki dağın arasına vardığında, onların tarafında, sözden pek anlamayan bir halk buldu.
18:94 "Ey Zülkarneyn! Yecüc ve Mecüc toprağı bozuyor. Bizimle onların arasına bir sed yapman şartıyla sana haraç verelim mi?"
18:95 Dedi ki: "Rabbimin beni muvaffak kıldığı şey (sizin verdiğiniz vergiden) daha hayırlıdır. Bana kuvvetle yardım et, seninle onların arasına bir set çekeceğim.”
18:96 "Bana demir parçaları ver" - sonunda, uçurumların arasındaki (boşluğu) düzleştirince, "Üfleyin!" dedi. -Nihayet onu ateşe verince: "Bana erimiş bakır getirin, üzerine dökeyim" dedi.
18:97 (Ye'cüc ve Mecüc) de (onu) aşamadılar ve delip geçemediler.
18:98 Dedi ki: "Bu, Rabbimden bir rahmettir, fakat Rabbimin vaadi gelince onu hafife alır, çünkü Rabbimin vaadi haktır."
18:99 Ve o gün, onların bir kısmı bir kısmına saldıracak ve Sûr'a üflenecektir. Sonra onları bir toplulukta toplarız.
18:100 O gün cehennemi kâfirlere apaçık arz edeceğiz.
18:101 Benim zikrimden gözleri kısılanlar ve duymaya tahammül edemeyenler.
Yecüc ve Mecüc
Cyril Glassé, "İki boynuzlu" adıyla ilgili olarak şunları yazar:
[...] aynı zamanda sembolik bir yorumu da vardır: İskender'in İslam'dan yüzyıllarca önce gelen zamanından dünyanın sonuna kadar attığı eskatolojik gölgeyi yansıtan "İki Çağın kişisi". Arapça Karn kelimesi hem "boynuz" hem de "dönem" veya "yüzyıl" anlamına gelir.[18]
Modern İslam apokaliptik yazarları, bahse konu duvarın yokluğuna dair çeşitli açıklamalar ileri sürdüler, bazıları Moğolların Yecüc ve Mecüc olduğunu ve artık engelin ortadan kalktığını, diğerleri Yecüc ve Mecüc'ün hala var olduğunu ancak insan gözüyle görülmediğini söylüyor:[6]
. . . dünyanın coğrafyası biliniyor ama bu ilerlemeye rağmen (Kuran 18:94)deki bu "Engel" den bahseden yok. . . Cevap, var olan her şeyin görülemeyeceğidir. (Abd al-Azim al-Khilfa, 1996)
Daha sonraki edebiyat
Seyyah Zülkarneyn, sonraki yazarların gözde konularından biriydi. İskenderi'n Hintli bilgelerle buluşmasının birçok Arapça ve Farsça versiyonu bulunuyor. İranlı Sünni mistik ve ilahiyatçı Al-Gazzali Zülkarneyn'in hiçbir mülkü olmayan ancak evlerinin kapılarına mezarlar kazmış bir halkla karşılaşmasını yazdı; kralları onların bunu yaşamdaki tek kesinliğin ölüm olduğu bilinciyle yaptıklarını açıkladı. Gazali'nin versiyonu daha sonra Binbir Gece Masalları 'na girdi.[19]
Orta Çağ İran şairlerinin belki de en ünlüsü olan Sufi şair MevlanaZülkarneyn'in doğu yolculuğunu anlatmıştır. Kahraman, diğer tüm dağların "anası" olan, zümrütten yapılmış ve her toprağın altında damarlarla tüm Dünya'yı çevreleyen bir halka oluşturan Kaf Dağı'na çıkar. Dağ onun ricası üzerine depremlerin kökenini şöyle açıklar: "Allah dilerse dağın bir damarı zonklar ve böylece deprem olur". Başka bir yerde, büyük dağın üzerinde Kıyamet için sura üflemeye hazır bekleyen İsrafil (başmelek Raphael) ile karşılaşır.[20]
Malay dili Hikayat Iskandar Zulkarnain,Malay Annals'ta Raja Rajendra Chola (Raja Suran, Raja Chola) aracılığıyla İskender Zülkarneyn'den[21][22] Sumatra Minangkabaukraliyet ailesi gibi birkaç Güneydoğu Asya kraliyet ailesinin soyunun izini sürüyor.[23][24][25]
Zülkarneyn olarak tanımlanan kişiler
Büyük İskender
Bazı tarihçilere göre hikaye Orta Doğu'da geçerli olan Süryanilerin İskender Efsanesine dayanmaktadır.[13]Süryani Efsanesinin Kuran üzerindeki etkisi, tarihleme tutarsızlıkları ve eksik anahtar motifler temelinde sorgulanmakla birlikte[15][26] Magog'un torunları olan İskitler, bir zamanlar İskender'in generallerinden birini yener ve İskender onları uygar topraklardan uzak tutmak için Kafkas dağları üzerine bir duvar inşa eder. (temel unsurlar Flavius Josephus'ta bulunur). Efsane, sonraki yüzyıllarda çok daha fazla detaylandırılır ve Suriye versiyonu aracılığıyla Kuran'a girer.[27]
Süryani Efsanesi İskender'in boynuzlarına referans vermekle birlikte, kahramana Yunanca adıyla atıfta bulunur, değişken bir sıfat kullanmaz.[28] "İki boynuzlu" şeklindeki kullanım ilk olarak Kuran'da ortaya çıkar.[29] Bu kullanımın ardındaki nedenler biraz muğlaktır: El-Taberi, bunu Onun dünyanın bir ucundan ("boynuz") diğer ucuna gitmesiyle ilişkilendirir.[30] Ancak bunun Helenistik dönemde Yakın Doğuda kullanılan popüler madeni paralar üzerinde görülebileceği gibi, İskender'in koç-tanrı Zeus-Ammon'un boynuzlarını taktığı resimlerle de ilişkili olması olasıdır.
Zülkarneyn'in kuzey yolculuğunda inşa ettiği duvar, uzaktan bir Çin Seddi bilgisini (12. yüzyıl bilgini İdrîsî, Sicilya kralı II. Rugerro için "Yecüc ve Mecüc Ülkesi"ni Moğolistan'da gösteren bir harita çizmişti) ) veya kuzeyli barbarlara karşı Hazar bölgesinde inşa edilmiş çeşitli Sasani-Pers duvarlarını veya ikisinin karışımını yansıtıyor olabilir.[31]
Ernstin Zülkarneyn'in doğu ve batı seyahati ile ilgili tespitleri şöyle; İskenderin batıda "çamurlu bir kaynakta" gün batımını bulmasının Süryani efsanesindeki karşılığı "zehirli bir deniz"di. Süryani hikayede İskender, hüküm giymiş mahkûmları denize göndererek denizi dener, ancak Kuran'da bu genel bir adalet yönetimine dönüşür. Ernst'in ifadesine göre hem Suriye efsanesi hem de Kuranda, İskender/Zülkarneyn Doğuda, yükselen güneşe yakın öyle bir halk bulur ki onların güneşin sıcağına karşı hiçbir korunakları bulunmaz.[32]
Birkaç Orta Çağ müfessir ve tarihçisi, kronolojik tutarsızlıktan kaçınmak için onu İskender'le özdeşleştirmez[33] çünkü rivayete göre Zülkarneyn İbrahim dönemine yakın bir zamanda bazılarına göre 700 yıl yaşar, İskenderin ömrü ise oldukça kısadır.
İbn Kesir[34]:100-101İbn Teymiyye[34]:101[35] ve Mekarim Şirazi[36] gibi yorumcular ise teolojik argümanlarla İskender'i reddeder. Kur'an'da ifade edilmemekle birlikte Zülkarneyn tek bir Tanrı'ya ibadet etmekteydi, İskender ise bir müşrikti, ancak bu görüş, geleneksel alimler tarafından reddedildi.[30]
Kral Ṣaʿb Zu-Marāsıd
Kur'an 18: 83-101'de bahsedilen Zülkarneyn'in çeşitli seferleri Güney Arabistan Himyer Kralı El Raid Sa'b Dhu-Marāshid'e de atfedilmiştir.[37][38]İbn Hişam'ın kaydettiği şekliyle[39]Wehb ibn Münebbih'e göre, Kral Ṣaʿb, Kudüs'te Hızır ile görüşür, Hızır tarafından karanlıklar diyarına götürülene kadar dünyanın dört bir yanına seyahat eder, insanları fetheder ve Zülkarneyn lakabı verilen bir fatih olur.[37] Wheeler'e göre, başta Sa'b ile ilişkilendirilen bu anlatıların bazı unsurlarının Zülkarneyn'i İskender ile özdeşleştiren hikayelere dahil edilmiş olması mümkündür.[37]
Büyük Kiros
Modern zamanlardaki bazı Müslüman bilim adamlarına göre Zülkarneyn aslında Ahameniş İmparatorluğu'nun kurucusu ve Mısır ve Babil fatihi Büyük Kiros olmalıydı. Görüşlerini Eski Ahit'te Daniel 8:20 in gördüğünü söylediği Med ve Pers krallarını temsil eden iki boynuzlu bir koç ile desteklediler.[45]
Arkeolojik kanıtlardan Kiros Silindiri'ne göre Kiros, Babil tanrısı Marduk'a tapmakta ve Marduk ona dünyayı yönetmesini ve Babil'de adaleti tesis etmesini emretmekteydi. Silindir, Nabonidus'un diğer Babil şehirlerinden Babil'e getirdiği putların Kiros tarafından eski kutsal alanlarına yerleştirilmesi ve harap olmuş tapınakların yeniden inşasını anlatır. Diğer metin ve yazıtlara göre de Kiros'un etki alanlarında din özgürlüğüne izin veren genel politikasının izleri görünmektedir.[46][47][48]
Kiros ile iki boynuzu bağdaştıran bir kabartma Pasargad'daki bir sarayın kapı sütununda bulunuyor. Burada bir çift uzun spiral koç boynuzu üzerine monte edilmiş bir tür eski Mısır tacı (Hemhem tacı) giyen kanatlı bir figür bulunmakta. Figür bir zamanlar üzerindeki bir yazıt nedeniyle bazı akademisyenlerce Kiros ile ilişkili bulunmuş[40][41] olsa da çoğunluk onu koruyucu bir cin figürü olarak görüyor ve aynı yazının kompleksin içindeki diğer saraylarda da yazıldığını not ediyor.[42][43][44]
Klasik Müslüman yorumcularda bulunmayan[37] Kiros ile Zülkarneyn'i bağdaştıran bu görüş 1855'te Alman filolog GM Redslob tarafından önerilir, ancak batıda kabul görmez.[49] Ancak Müslüman yorumcular Seyyid Ahmed Han (ö. 1889),[48] ve ardından da Ebul Kelam Azad[36][50] İslam dünyasına sunulur ve yıllar içinde genişleyen bir kabul görür.[16] Enis Doko'nun görüşleri de bu yöndedir.[51] Büyük Kiros'un kendisinin Tanrı tarafından kutsandığını söylemesi, Babil'e geldiğinde oradaki Yahudileri Babil tutsaklığından kurtarması ve Kudüs'e dönüp tapınaklarını yeniden inşa etmeye izin vermesi dolayısıyla Yahudiler tarafından bilinmesi onu öne çıkaran özellikler olarak görülüyor.
Diğerleri
Kuran'daki figürle (Zülkarneyn) özdeşleştirilen diğer kişiler:
Afrīqish al-Himyarī;Himyar kralı. Biruni, Geçmiş Yüzyılların İşaretleri adlı kitabında, Zülkarneyn'in Akdeniz'i fetheden ve Ifrīqiya adında bir şehir kuran Yamani prensi Afrīqish olduğu görüşünü destekler. Biruni, iddiasını desteklemek için, Zū Nuwās ve Zū Yazan gibi Zū ile başlayan bileşik isimlerin Himyar kralları arasında yaygın olduğuna dikkat çeker.[41]
Feridun; Taberitarih'ine göre, bazıları İbrahim döneminde yaşamış olan Yaşlı Zülkarneyn'in (el-ekber), el-Tabari'nin Afrīdhūn ibn Athfiyān olarak yorumladığı efsanevi Pers kralı Fereydun olduğunu söylemekteydiler.
İmru'l-Kays; güney Mezopotamya'daki Lahmilerin prensi, önce İran'ın sonra da Roma'nın müttefiki, kahramanlıklarından dolayı sevgiyle anılıyor.[52]
Bazı yorumcuların iddiası, O'nun İslam Peygamberi Muhammed'in kendisi olduğu şeklindedir.[56]
Bazı araştırmacılara göre ise Zülkarneyn, Musa'dır.
Ayrıca Zülkarneyn'in, Bilge Kağan veya antik çağda yaşamış bir başka Türk komutan ya da Oğuz Han olduğu da iddia edilmektedir.[57] Tabii ki bu ismin Kur'an'da geçtiği düşünüldüğünde yakın çağda (ve aslında Kur'an'ın yazıldığı dönemden sonra) yaşamış olan kişiler ile bağdaştırılması pek mantıklı görünmemektedir.
Yorumlarında çağdaş unsurları kullanan bâzı modernist yorumcular ise, O'nun gezegenler arası seyahat yapabilen bir zaman yolcusu olduğunu ileri sürebilmektedirler.
^Glassé, Cyril (23 Eki 2001). "The New Encyclopedia of Islam". Rowman Altamira – Google Books vasıtasıyla.Arşivlenmesi gereken bağlantıya sahip kaynak şablonu içeren maddeler (link)
^El-Firuzabadî El-Kamusu'l-Muhît, Kahire, 1332, cilt IV, s.304.
^"ZÜLKARNEYN". TDV İslâm Ansiklopedisi. 17 Kasım 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Aralık 2022.
^abKrzysztof Nawotka ((Ed.)). "An Early Mirror for Princes and Manual for Secretaries: The Epistolary Novel of Aristotle and Alexander". Alexander the Great and the East: History, Art, Tradition. s. 323).r eksik |soyadı1= (yardım)
^Mapping Frontiers Across Medieval Islam: Geography, Translation and the 'Abbasid Empire. Bloomsbury Publishing. 28 Şubat 2017. ss. 97-98. ISBN978-1-78673-131-9. In the early history of Islam there was a lively debate over the true identity of Dhū 'l-Qarnayn. One prominent identification was with an ancient South Arabian Ḥimyarī king, generally referred to in the sources as al-Ṣaʿb b. Dhī Marāthid. [...] Indeed the association of Dhū 'l-Qarnayn with the South Arabian ruler can be traced in many early Arabic sources.Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)
^"Coptic Miniature Painting in the Arabic Alexander Romance". Alexander the Great in the Middle Ages: Transcultural Perspectives. University of Toronto Press. 2016. s. 173. ISBN978-1-4426-4466-3. The essence of his theory is that parallels can be found in the Quranic verses on Dhu’l-qarnayn (18:82-9) and the Christian Syriac Alexander Legend. The hypothesis requires a revision, because Noldeke’s dating of Jacob of Sarug’s Homily and the Christian Syriac Alexander Legend is no longer valid; therefore, it does not need to be rejected, but it has to be viewed from another perspective. See my exposé in Alexander Magnus Arabicus (see note 7), chapter 3.3 and note 57.
^ab"Qur'anic Exempla and Late Antique Narratives". The Oxford Handbook of Qur'anic Studies(PDF). 2020. s. 134. The Qur’anic exemplum is highly allusive, and makes no reference to vast tracts of the narrative line attested in the Neṣḥānā. Where the two sources would appear to utilize the same motif, there are substantial differences to the way these motifs are framed. These differences are sometimes so significant as to suggest that the motifs might not, in fact, be comparable at all.Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)[ölü/kırık bağlantı]
^abTafhim al-Qur'an. 20 Kasım 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Nisan 2020. The identification ... has been a controversial matter from the earliest times. In general the commentators have been of the opinion that he was Alexander the Great but the characteristics of Zul-Qarnain described in the Qur'an are not applicable to him. However, now the commentators are inclined to believe that Zul-Qarnain was Cyrus ... We are also of the opinion that probably Zul-Qarnain was Cyrus...Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)
^Watt 1960–2007: "It is generally agreed both by Muslim commentators and modéra [sic] occidental scholars that Dhu ’l-Ḳarnayn [...] is to be identified with Alexander the Great." Cook 2013: "[...] Dhū al-Qarnayn (usually identified with Alexander the Great) [...]".
^Mapping Frontiers Across Medieval Islam: Geography, Translation and the 'Abbasid Empire. Bloomsbury Publishing. 28 Şubat 2017. s. 241. ISBN978-1-78673-131-9.Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)
^"Coptic Miniature Painting in the Arabic Alexander Romance". Alexander the Great in the Middle Ages: Transcultural Perspectives. University of Toronto Press. 2016. s. 169. ISBN978-1-4426-4466-3.
^"A Hero Without Borders: Alexander the Great in the Medieval Persian Tradition". Fictional Storytelling in the Medieval Eastern Mediterranean and Beyond. BRILL. 10 Ekim 2016. s. 211. ISBN978-90-04-30772-8.Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)
^الفرقان - بین اولیاء الرحمٰن و اولیاء الشیطٰن [The Criterion - Between Allies of the Merciful & The Allies of the Devil] (PDF). Ibn Morgan, Salim Adballah tarafından çevrildi. Idara Ahya-us-Sunnah. s. 14. 21 Ekim 2020 tarihinde kaynağından(PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Mart 2022.
^ab"Pseudo-Callisthenes Orientalis and the Problem of Dhu l-qarnain". Graeco-Arabica, IV: 223-264. 1991. On ancient coins, he was represented as Jupiter Ammon Alexander with a horn in profile so that the imagination of two horns was incorporated in this picture. But this representation of mighty kings is much more ancient than Alexander, as is proved by the relief of Cyrus. (p.263)Birden fazla yazar-name-list parameters kullanıldı (yardım); Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)
^"The Cyrus Cylinder". worldhistory.org. worldhistory.org. 2012. 14 Nisan 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Nisan 2021.Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)
^ab"Religious Appropriation of National Symbols in Iran: Searching for Cyrus the Great". Iranian Studies. 48 (6): 933-948. 2015. doi:10.1080/00210862.2014.922277. ISSN0021-0862.Birden fazla yazar-name-list parameters kullanıldı (yardım); Yazar |ad1= eksik |soyadı1= (yardım)