Selvi Boylum Al Yazmalım, yönetmenlik koltuğunda Atıf Yılmaz'ın oturduğu, başrollerinde Türkan Şoray, Kadir İnanır ve Ahmet Mekin'in yer aldığı, 1977 yapımı dram türündeki sinema filmi. Türk sinemasının başyapıtlarından birisi olarak kabul edilen filmin hikâyesi, Kırgız yazar Cengiz Aytmatov'un 1970 yılında yayımlanan Kırmızı Eşarp (Kırgızca: Кызыл Жоолук / Kızıl Jooluk) adlı romanından uyarlandı. Filmin özgün müziğini Cahit Berkay besteledi. Filmde köylü kızı Asya ile kamyon şoforü İlyas’ın dağlarda başlayıp, daha sonrasında kısa bir süre mutlu bir evliliğe dönüşen aşkı anlatılmaktadır.
İlyas (Kadir İnanır), Asya'nın (Türkan Şoray) yaşadığı köyde yapılan baraj inşaatında çalışan İstanbul'lu bir kamyon şoförüdür. Birbirlerini görür görmez aşık olan Asya ve İlyas kaçmaya karar verirler ve daha sonra evlenirler. Bu evlilikten Samet (Elif İnci) adında bir çocukları olur. İlyas, kamyon şoförü olduğu için sık sık uzun yola çıkar. Bu nedenle Asya çoğu zaman Samet ile yalnız kalır. Bir gün yine yola çıkan İlyas, yolda kalmış bir yolcu minibüsünü halatla çekerek kurtarır. Bu durumu öğrenen kamyonun sahibi şirket İlyas'ı şoförlükten alıp bakım servisine verir.[1]
İlyas, o günden sonra bunalıma girer ve ailesi ile ilgilenmez. Durumu düzeltmek isteyen Asya çalıştığı firmanın patronu ile konuşur fakat ret cevabı alır. Asya'nın patronu ile konuştuğunu öğrenen İlyas çok sinirlenir ve evi terk eder. Aynı firmada sekreter olarak çalışan Dilek Hanım'ın (Hülya Tuğlu) evinde kalmaya başlar. Bu ilişkiyi öğrenen Asya, oğlu Samet ile birlikte evden ayrılır ve yollara düşer. Asya'nın gideceği ve sığınacağı bir yeri yoktur. Karşısına Cemşit (Ahmet Mekin) adında bir adam çıkar. Cemşit, Asya ile Samet'e hem evini hem yüreğini açar. Aradan yıllar geçer ve Samet büyür. Samet'in Cemşit'i babalığa seçmesi ile Asya ve Cemşit evlenir. Bir gün İlyas karşılarına çıkar ve Asya İlyas'ı unutamadığını anlar. İlyas ise oğlu Samet ve Asya ile birlikte olmak ister. Asya ise iki erkek arasında kalır. İlyas sevdiği, aşık olduğu adam ve çocuğunun gerçek babasıdır. Cemşit ise en zor anlarında yanında olan, evini ve gönlünü açan, sahip çıkan ve emek veren adamdır. Asya şimdi büyük aşkı İlyas ile kendisine zor gününde kucak açan Cemşit arasında bir tercih yapmak zorunda kalır.[1]
Filmin senaristi Ali Özgentürk 2018 yılında yayımladığı "Gizli Defterlerim" adlı anı kitabında, Türkan Şoray'ın filmin sonunda Asya karakterinin İlyas'a dönmesi gerektiği konusunda ısrar ettiğini, izleyicinin mutlu son beklentisi olduğunu dile getirdiğini yazdı. Yönetmen Atıf Yılmaz'ın da Şoray'ın önerisini yerinde bulduğunu belirten Özgentürk, hem kitabın orijinal halinde hem de senaryoda Asya'nın Cemşit'i seçtiğini dile getirdiğini ve senaryonun değiştirilmesine karşı çıkarak çekimleri terk ettiğini yazdı. Daha sonra Türkan Şoray'ın o dönem sevgilisi olan Rüçhan Adlı'nın araya girerek kitaba ve senaryoya sadık kalması konusunda Şoray'ı ikna ettiğini ve sorunun çözüldüğünü belirtti.[4]
Filmin en bilinen repliklerinden "Sevgi neydi; sevgi iyilikti, dostluktu, sevgi emekti" sözü Cengiz Aytmatov'un kitabında yer almamasına rağmen senaryoya eklendi. Ali Özgentürk anı kitabında, eşi Işıl Özgentürk çalıştığı için küçük yaştaki kızına kendisinin baktığını, ona bakarken bu replikleri yazdığını dile getirdi.[4] Selvi Boylum Al Yazmalım 2010 yılında restore edilmiş olarak sinemalarda yeniden vizyona girdi.[5]
1978 yılında[6] Taşkent film festivalinden[7] (bazı kaynaklara göre bu festival 1977 yılında gerçekleşmiştir[8]) sonra Kırgızistan'a geçen oyuncuları ve film ekibini Cengiz Aytmatov (kitabın yazarı) misafir eder. Tenir-Too / Tanrı Dağı (Tien-Şan Dağları) yakınlarında bir çadır kurdurarak konuklarına bir ziyafet verir. Türkan Şoray bu anısına dair açıklamalarda bulunmuş ve şöyle demiştir: "Cengiz Aytmatov Kırgızistan'daki gösterimi izleyenler arasındaydı. Filmi çok beğenen Aytmatov film ekibini evinde ağırlayarak kımız ikram etti."[9]
^Cengiz Aytmatov, vefatının 13'üncü yılında anılıyor 30 Nisan 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Habertürk, Erişim Tarihi: 30 Nisan 2022 (Ancak bu haberde filmin çekimlerine 1977 yılında başlandığı, 1978 yılında gösterime girdiği söylenmektedir. Dolayısıyla film festivalinin tarihi ile uyuşmadığı görülmektedir.)