Pivot, merkez veya beş numara, nizami bir basketbol oyunundaki beş pozisyondan biridir. Pivot, neredeyse her zaman takımdaki en uzun oyuncudur ve genellikle büyük bir güce ve vücut kütlesine de sahiptir. NBA'de pivotlar tipik olarak 2,13 m (7 ft 0 in) boyundadır; WNBA'deki pivotlar tipik olarak 1,93 m (6 ft 4 in) üzerindedir. Pivotlar geleneksel olarak alçak postta, potaya yakın olarak oynarlar. NBA tarihindeki en uzun iki oyuncu olan Manute Bol ve Gheorghe Mureșan'ın her ikisi de pivottu ve her ikisi de 2,31 m (7 ft 7 in) boyundaydı.
Pivotlar, hücumda yüksek verimlilikle sayı atıp ribaund alırken, savunmada kendi potalarını yüksek yüzdeli şut denemelerine karşı koruma becerileriyle değerlendirilirler. 1950'lerde ve 1960'larda George Mikan ve Bill Russell, şampiyonluk hanedanlarının merkezinde yer aldı ve ilk prototip pivotları tanımladılar. Ancak 1979-80 sezonunda üç sayılık atışların eklenmesiyle birlikte NBA basketbolu giderek daha çevre odaklı hale geldi ve geleneksel pivotun önemi azaldı.[1] Günümüzün pivotları arasında Nikola Jokić, Domantas Sabonis ve Alperen Şengün gibi elit oyun kurucular ve pasörler ile Joel Embiid gibi elit çok yönlü skorerler yer almaktadır.
Tarihi
1940'lar ve 1950'ler: Ortaya çıkışı ve George Mikan dönemi
Pivot, özellikle NBA gibi profesyonel liglerde başarılı bir takım için gerekli bir bileşen olarak kabul edilmektedir. Büyük pivotlar hem NBA hem de NCAA'deki hanedanlıkların çoğunun temelini oluşturmaktadır. 1940'lara kadar Moose Krause gibi dominant pivotlar bile olağanüstü uzun boylu değildi. Daha sonra, 2,08 m (6 ft 10 in) George Mikan ve 2,13 m (7 ft 0 in) Bob Kurland olağanüstü uzun pivotlar olarak öncülük ettiler, uzun oyuncuların iyi basketbol oynamak için çeviklik ve koordinasyon geliştiremeyeceği yönündeki yaygın algıyı yıktılar ve baskın uzun adam rolünü başlattılar. Kurland, Oklahoma State'teki döneminden sonra hiç profesyonel basketbol oynamazken, Mikan ise 1946 yılında DePaul'u NIT şampiyonluğuna taşıdıktan sonra profesyonel oldu. On yıllık kariyerinde (1946-56) dokuzu Minneapolis Lakers ile olmak üzere yedi Ulusal Basketbol Ligi, Amerika Basketbol Birliği ve NBA şampiyonluğu kazandı. Rakip oyunculara üstünlük sağlamak için boyunu kullanan Mikan, çengel atışını ve şut bloğunu icat etti; bunun sonucunda önce NCAA ve daha sonra da NBA, goaltending kuralını benimsedi ve 1951'de NBA, Mikan kuralı olarak bilinen bir kararla faul çizgisini genişletti.[2]
1960'lar: Bill Russell ve Wilt Chamberlain dönemi
1960'larda Bill Russell ve Wilt Chamberlain, boylarını önceki pivotlardan daha yüksek bir atletizm seviyesiyle birleştirerek basketbolu daha da dönüştürdüler. George Mikan'ın emekliliğinin ardından, iki uzun adamın rekabeti NBA'i domine etmeye başladı. Chamberlain ve Russell, 1958 ile 1969 arasındaki on bir yıllık dönemde dokuz MVP ödülünü kazandılar ve 1959 ile 1969 arasında altı Doğu Konferansı Finali ve iki NBA Finali'nde birbirlerine karşı oynadı. Bu iki oyuncu tarafından kırılan rekorların birçoğu günümüzde de geçerliliğini korumaktadır. Bunlardan en önemli olanı, Chamberlain ve Russell'ın kırdığı ribaund rekorlarıdır.
Bill Russell, 1956 ve 1957 yıllarında San Francisco Üniversitesi'ni üst üste iki NCAA şampiyonluğuna taşıdı. Boston Celtics'e katıldı ve on üç yıllık kariyeri boyunca (1956-69), 11 şampiyonluğun yanı sıra 5 kez MVP ödülü kazanarak NBA tarihinin en büyük hanedanlarından biri olmalarına yardımcı oldu. Russell, blok ve ribaund yetenekleri ve fiziksel adam adama savunmasıyla savunma stratejisinde devrim yarattı. Hiçbir zaman Celtics hücumunun odak noktası olmasa da, takımın skorlarının çoğu Russell'ın savunma ribaundlarını alması ve özellikle oyun kurucuBob Cousy'ye verdiği isabetli çıkış paslarıyla hızlı hücumları başlatmasıyla geldi. NBA'in ilk Afroamerikalı süperstarı olan Russell, kariyeri boyunca Boston'daki taraftarlardan gördüğü ırkçılıkla mücadele etti, özellikle de 1966-67 sezonundan sonra, herhangi bir büyük spor dalında oyuncu-antrenör unvanını alan ilk Afroamerikalı oldu.[3]
Başlıca rakibi Wilt Chamberlain, 2,15 m (7 ft 1⁄2 in), 124 kg (275 pound) ve Russell'ın destekleyici kadrosundan yoksundu. Chamberlain, Kansas Jayhawks için kolej basketbolu oynadı ve onları North Carolina Tar Heels'e karşı 1957 şampiyonluk maçına taşıdı. Jayhawks üç uzatmada bir sayı farkla kaybetmesine rağmen Chamberlain, Turnuvanın En İyi Oyuncusu seçildi. 1959'da NBA'de Philadelphia Warriors'a katılmadan önce kısa bir süre Harlem Globetrotters'ın üyesi olan Chamberlain, 1967'de Philadelphia 76ers ve 1972'de Los Angeles Lakers ile iki şampiyonluk kazandı, ancak takımları Doğu Konferansı ve NBA Finallerinde Celtics'e defalarca yenildi ve 1970 ve 1973'te Willis Reed'in New York Knicks'ine iki NBA Finali kaybetti. Ayrıca 7 kez NBA Sayı Kralı, 11 kez NBA Ribaund Kralı oldu ve 4 kez Normal Sezonun En Değerli Oyuncusu seçildi; 1960 yılında bu ödülü alan ilk çaylak oyuncu olma unvanını da elde etti. Dönemindeki tüm oyunculardan daha güçlü olan oyuncu, sürekli ikili ve üçlü sıkıştırmalara ve zayıf serbest atış atışlarından yararlanmak için tasarlanmış faul taktiklerine hedef olmasına rağmen, hiç kırılmamış bir dizi rekora imza attı. En önemlisi, Chamberlain NBA tarihinde bir sezonda 50'den fazla sayı ortalaması tutturan ve bir maçta 100 sayı atan tek oyuncudur. Ayrıca NBA'de tüm zamanların ribaund ortalaması (27,2), bir maçta alınan ribaund (55) ve kariyer ribaundu (23.924) rekorlarını elinde bulundurmaktadır.[4]
Dönemin daha az bilinen pivotlarından biri de San Francisco Warriors'ta Chamberlain'in karşısında forvet pozisyonunda oynayan ancak Chamberlain'in yeni Philadelphia takımına takas edilmesinin ardından pivota geçen Nate Thurmond'dı. Hiçbir zaman şampiyonluk kazanamasa da Thurmond, ligdeki en iyi perde kurucu olarak biliniyordu ve 1966-67 ile 1967-68 sezonlarında maç başına 21,3 ve 22,0 ribaund ortalamalarıyla sadece Chamberlain ve Russell'ı geçebildi.
1970'ler ve 1980'ler: Kareem Abdul-Jabbar dönemi
Bu alt başlığın genişletilmesi gerekiyor. Sayfayı düzenleyerek yardımcı olabilirsiniz.
1990'lar: Hakeem Olajuwon, David Robinson ve Shaquille O'Neal dönemi
Bu alt başlığın genişletilmesi gerekiyor. Sayfayı düzenleyerek yardımcı olabilirsiniz.
Önemi
Pivot pozisyonu, bütün liglerde kritik öneme sahiptir. Özellikle kuvvetin, sertliğin ve fizik gücünün önem kazandığı son yıllarda iyi bir pivotu olmayan takımlar başarılı olamamaktadır. NBA'deki pivotlar genelde Avrupa'dan gelmektedir.