Dodo ya da Mauritius dodosu (Raphus cucullatus), güvercingiller familyasından Mauritius'ta yaşamış ama 17. yüzyılın sonlarına doğru (1662) soyu tükenmiş bir kuştürüdür. Yaklaşık 1 metre boyunda ve 20 kilo ağırlığında uçamayan bu kuş, şu an için Raphuscinsi içinde değerlendirilen tek türdür ve güvercingiller (Columbidae)familyasındasınıflanır. Yerde yuvalandığı ve meyvelerle beslendiği belirlenmiş olan dodoya, soyu insanın kaydedilebilmiş tarihi sırasında ve doğrudan insan etkinliğine bağlı olarak tükendiği için, soy tükenmesinin örneği olarak sıklıkla atıfta bulunulur. Dodo (Mauritius dodosu) ile aynı alt familyada sınıflandırılan diğer kuş Rodrigues dodosunun (Pezophaps solitaria) da soyu tükenmiştir.
Dododan ilk bahsedenler 1598'de Hollandalı denizcilerdir. Dodo hakkındaki bilgilerin kaynağı, Mauritius'ta bulunmuş çeşitli kemikler, örnekleme parçaları, raporlar ve resimlere dayanır. Bu bilgilere göre de esasen düşük rakımlı ormanlarda yaşamış bir tür olsa da "dodo ağacı" olarak da adlandırılan Sideroxylon grandiflorum (eski adı, Calvaria major) ile arasındaki olası karşılıklı yarar ilişkisi göz önünde bulundurulduğunda, yaşam alanının tepelik arazilere de uzanmış olabileceği belirlenmiştir. Uçamayan, uysal bir tür olan dodo, eti için çok yoğun olarak avlanmış ve en son olarak da 1662'de, Mauritius açıklarındaki bir küçük adada görüldüğü kaydedilmiştir. Bu tarihten sonra "dodo" olarak değerlendirilenlerin hepsi, "Mauritius Kırmızı Tavuğu" olarak da anılan Aphanapteryx bonasia adlı tür olmuştur.[2]
Tarihçe
Pek çok yerde dodo türü olmasına rağmen[kaynak belirtilmeli]Mauritius adasındaki Dodo'lar sembol haline gelmiştir. Adadaki diğer canlılarla mükemmel bir uyum içinde yaşıyorlardı. 15. yy sonlarında ada insanlar tarafından keşfedildiğinde dodolar zorlukla tanıştı. Dodolar çok akıllı yaratıklar değildi. Bu nedenle insanlara kolayca yakalanıyorlardı. İnsanların adaya getirdiği kedi, köpek ve domuzlar; dodo yumurtalarını mahvetti. Okyanustan gelen tehditlere yanıt vermekte yavaş olmalarından ötürü, ada sahillerine ulaşan insanlardan hiç korkmadıkları ve dolayısıyla sahile ulaşan aç Flemenk denizciler tarafından yenebiliyorlardı.[3] Dodo soyu, 200 yılda tamamen tükendi. İnsanların vahşet ve değişim hızını vurgulayan bu olay hâlâ hayvanseverlerin başlıca davalarından biri olmaktadır. Lewis CarrollAlis Harikalar Diyarında romanındaki karakterlerden biri olarak bir dodo'ya yer vermiştir.