Camp David Sözleşmesi, Mısır devlet başkanı Enver Sedat ile, İsrail başbakanı Menahem Begin arasında, 12 gün süren gizli pazarlıkların ardından Camp David'de 17 Eylül 1978'de imzalanan ve ABD başkanı Jimmy Carter'ın gözetiminde gerçekleşen bir sözleşmedir. Bu sözleşme ile ilk kez bir Arap ülkesi İsrail'i resmen tanımış ve ele geçirdiği topraklar üzerindeki varlığını meşru olarak kabul etmiştir.[1]
Sözleşme, altı ay sonra (26 Mart 1979) imzalanacak olan barış antlaşmasının temelini oluşturuyordu. Buna göre İsrail, askerî birliklerini Sina Yarımadasından çekecek ve Mısır ile diplomatik ilişkilerini normalleştirecekti. Diplomatik ilişkiler 1980'de normale döndü. İsrail'in umduğundan daha az olmakla birlikte ticari ilişkiler canlandı. Mart 1980'de havayolu taşımacılığı başladı. Mısır İsrail'e petrol satışına başladı. Bu sözleşme ile, İsrail tarafından Altı Gün Savaşı'nda ele geçirilen Sina Yarımadası, Mısır'a geri verildi. Barış çabalarının sonucu olarak, Menahem Begin ve Enver Sedat, 1978 yılı Nobel Barış Ödülünü birlikte aldılar.
Sözleşmeye, Mısır ve ABD ile İsrail ve ABD arasında karşılıklı mektuplaşmalar da eşlik etmiştir.[2]
Anlaşmaya Göre:
İsrail, Sina Yarımadası'ndan çıkacak, buna karşılık Mısır İsrail'i resmen tanıyacak ve diplomasiye başlayacak.
Gazze ve Batı Şeria'da yaşayan Filistinlilere Mısır ve Ürdün'ün belirleyeceği şekilde özerklik verilecek.
Özerklik statüsü üç yıl sonra Mısır - Ürdün - İsrail - Filistin arasında Batı Şeria ve Gazze statüsünü belirlemek için tekrar görüşme yapılacak.
İsrail - Ürdün arasında barış görüşmeleri başlayacak.
İsrail Filistin'de asker sayısını azaltacak.
1) Amerika, F-16 uçakları da dahil olmak üzere, İsrail'in bütün askeri ihtiyaçlarını karşılayacaktı.
2) 1975 Anlaşması ile İsrail, Mısır'a bırakılan Abu Rudeis ve Ras Sudar petrollerinden her yıl 4.5 milyon ton petrol satın alacaktı. Bu konuda bir aksama olursa, yani Mısır petrolü satma meselesinde bir anlaşmazlık çıkarırsa, Amerika İsrail'in petrolünü karşılamayı garanti ediyordu.
3) Mısır bu anlaşmalara uymayacak olur veya bu anlaşmaları herhangi bir şekilde ihlal ederse, Amerika, alınacak tedbirler konusunda İsrail'e danışacaktı.
4) Amerika, bundan sonra Mısır ile İsrail arasında yapılacak anlaşmanın 'Nihai Barış Anlaşması' olması hususunda mutabıktı.
5) Amerika Güvenlik Konseyi, bu anlaşmaya aykırı olarak sunulan her karar tasarısına aleyhte oy verecekti." (Bu madde sayesinde İsrail'e ters düşecek en ufak bir hareket bile önceden engellenmiş oluyordu.)
6) Amerika, İsrail'in aleyhine olan hiçbir teklife katılmayacaktı.
7) Amerika, İsrail'in varlığına, güvenlik ve egemenliğine yönelen her türlü tehdit halinde, İsrail hükümeti ile istişare halinde olacak ve İsrail'i her şekilde destekleyecekti."
(Kuruluşundan beri İsrail'i destekleyen Amerika, bu tavrını ilk kez resmi bir platformda açıkça ortaya koyuyordu.)
8) Amerika ve İsrail, bir kriz anında Amerika'nın yapacağı yardımları tespit etmek üzere, bu anlaşmanın imzasından itibaren iki ay içinde, bir anlaşma yapacaklardı.
9) Amerika'nın bu taahhütleri yerine getirmesi, ne Mısır'ın tutumuna ve ne de Araplarla İsrail arasındaki ilişkilerin şekline bağlı olmayacaktı.