Bernarda Alba'nın Evi La casa de Bernarda Alba |
---|
|
"Bernarda_Alba'nın_Evi" afişi |
Yazar | Federico Garcia Lorca |
---|
İlk gösterim | 1945 |
---|
Ülke | İspanya |
---|
Orijinal dil | İspanyolca |
---|
Oyun serisi | "Köy Trajedilerı Üçlemesi" içinde üçüncü oyun |
---|
Konu | Geleneklere bağlılığı ve dışarıya karşı verdiği görüntüyü her şeyden önemli gören Bernarda'nın ailesine uyguladığı baskının istediğinin tam tersi sonuçlar yaratmasını anlatan bir toplumsal eleştiri. |
---|
Tür | Trajik komedya |
---|
Zaman ve mekân | 1930'lu yıllar, Endülüs, İspanya |
---|
Bernarda Alba'nın Evi, (İspanyolca:La casa de Bernarda Alba) Federico Garcia Lorca'nın yazdığı tek perdelik seyirlik bir oyundur. Lorca oyunu 1936'da ölümünden 2 ay önce tamamlamış olmasına karşın ilk olarak 1945'te sahnelendi. Lorca'nın "Köy Trajedileri Üçlemesi" adlı üçlemesinin son oyunudur (Diğer iki oyun Kanlı Düğün ve Yerma'dır.) Oyununu trajik komedya olarak niteleyen Lorca, oyuna İspanya köylerinde kadınlara ilişkin bir oyun biçiminde bir alt başlık koymuştur.
Lorca'nın yazdığı son oyun olan eser; 1936 İspanya iç savaşı dönemi öncesinde, toplumda yaşanan kaosun bir ev içine yansımasının bir İspanyol köyünde töre öyküsü şeklinde anlatımıdır.
Karakterler
- Bernarda Alba, 60 yaşında.
- María Josefa, Bernarda'nın annesi, 80 yaşında.
- Angustias, Bernarda'nın kızı, 39 yaşında.
- Magdalena, Bernarda'nın kızı, 30 yaşında.
- Amelia, Bernarda'nın kızı, 27 yaşında.
- Martiria, Bernarda'nın kızı, 24 yaşında.
- Adela, Bernarda'nın kızı, 24 yaşında.
- La Poncia, 60 yaşında.
- Criada, 50 yaşında.
- Prudencia, 50 yaşında.
- Dilenci kadın.
- Küçük kız
- Yaslı kadınlar
- Birinci kadın
- İkinci kadın
- Üçüncü kadın
- Dördüncü kadın
- Kız
Konusu
Oyun, 1930'ların Endülüsünü anlatır. Bernarda, ikinci kocasını gömmüş, başsağlığına gelenleri evden çabucak savmıştır. Yaşları 20-38 arasındaki beş kızı, hizmetçileri ve anasıyla eve kapanır; amacı ailesinden gördüğü gibi sekiz yıl aralıksız yas tutmaktır. Bernarda, evi despotça yönetmekte, bir manastırı andıran evini ve kızlarını dış dünyadan tümüyle uzak tutmaktadır. Ölen kocasının oynaşı olan Poncia'ya olan öfkesini ise yoksullara düşmanlık duyarak bastırmaya çalışmaktadır. Bernarda, evinin temiz adına leke düşürmemek için her tür baskıyı uygulamaya kararlıdır. Genç kızlar ise bu baskıdan dolayı cinsel bastırılmışlık ve doyumsuzluk bunalımları yaşamaktadır. Bu duruma ilk olarak kızların en küçüğü Adela isyan eder, ardından da evin en yaşlısı, seksen yaşındaki annesi Maria Josefa (Nine) başkaldırır. İkisi de evlenmek istemektedir.
Bernarda, Pepe adında bir gençle kızların en büyüğü ve en çirkini olan Angustias ile nişanlar. Pepe, aslında Angustias ile parası için evlenmek istemektedir. Nişanlısı ile bile kafes arkasından görüşebilen Pepe, dış dünyadan yalıtılmış kızların hepsinin hayranlığını çeker. Kızların en güzeli ve en küçüğü olan Adela'dan hoşlanır. Adela'nın Pepe ile ahırda gizlice buluşmasını kambur kız kardeşleri Martirio fark eder ve Bernarda'ya söyler. Bernarda tüfeğini alıp Pepe'ye ateş eder, ama hafifçe sıyırır. Kıskanç Martirio, Adela'ya Pepe'nin vurulduğunu söyleyince kendini çaresiz hisseden Adela intihat eder. Bernarda, hala ailesinin namusu peşindedir ve Adela'nın genç kız olarak öldüğünün söylenmesini, Pepe ile ilişkisinin kimse tarafından bilinmemesini ister.[1]
Değerlendirmeler
Aziz Çalışlar'a göre Bernarda dıştan tertemiz, sanki hiçbir kusurları ve eksikleri yokmuş gibi görünen insanların nasıl derin uyumsuzluklar ve çelişkiler taşıdığını anlatan bir figürdür. Bernarda'nın insancıl düşünceye aykırı dünyası, doğru ve temiz bir yaşamı getirmek yerine, tam tersine, yalan ve lekeli bir yaşama yol açmakta ve insanı bunun kurbanı yapmaktadır. Lorca, bu yüzden oyununu trajik komedya olarak nitelemiş ve "bu oyunun sahneleri belgesel fotoğraflar olmalı" demiştir.[1]
Sahnelenme
1967'de koreograf Eleo Pomare tarafından Las Desenamoradas adıyla baleye uyarandı.[2]
2006'da Michael John LaChiusa tarafından müzikal olarak sahnelendi.[3] 2012'de Emily Mann tarafından 1930'ların Endülüs'ü yerine günümüz İran'ına uyarlandı.[4]
Oyun, Türkiye'de Devlet Tiyatrolarında Mahir Canova (1961),[5] Leyla Tecer (1980/81),[6] Ergin Orbey (1991/92),[7] Roberto Cuilli(1993/94),[8] Ayşe Emel Mesçi(2004/05)[9] tarafından ve İstanbul Şehir Tiyatroları'nda Engin Alkan (2007)[10] tarafından sahneye konmuştur.
Film uyarlamaları
Oyunun en bilinen sinema uyarlaması, 1981 yılında İspanyol yönetmen Carlos Saura tarafından gerçekleştirilen sinema filmidir. 1938'de Arjantinli yönetmen Edmundo Guibourg, 1980'de Fransız yönetmen Souheil Ben-Barka, 1987'de İspanyol yönetmen Mario Camus[11] ve 1991'de Hint yönetmen Govind Nihalani tarafından[12] yapılan sinema filmi uyarlamaları da vardır.
1982'de Sovyet yönetmen Bidzina Chkheidze, 1986'da İspanyol Francisco Montolio, 1991'de İngiliz Stuart Burge ve Katalan Núria Espert tarafından TV filmi olarak uyarlamaları da bulunmaktadır.
Ayrıca bakınız
Kaynakça
Dış bağlantılar