Bakcur, önce HalepHamdanilerine ve daha sonra MısırFâtımîlerine hizmet eden bir Çerkes asker kölesi (Memlûk veya Gulam) idi. 975'te Halep'in kontrolünü ele geçirdi ve yasal Hamdani hükümdarı Sa'düd Devle'in geri geldiği 977 yılına kadar yönetti. 983 yılında Humus valiliğinde Fâtımîlerin yanına giderek Halep'e saldırdı Bizans birliklerinin müdahalesi ile mağlup oldu. Bakcur, 988 yılına kadar Fâtımîler adına Şam valisi oldu. 991'de Halep'i ele geçirmek için son bir girişimde bulundu ancak gene Bizans yardımı ile yine mağlup olan. Bakcur, Sa'düd Devle tarafından yakalandı ve idam edildi.
Hayatı
Bakcur, Çerkes asker kölesi (Memlûk veya Gulam) idi, ilk önce Hamdaniler tarafından askere alınmıştı.[1] 969'a gelindiğinde, emir Seyfü'd Devle'nin güçlü saray nazırı (hajib) Karkuya'ın yardımcısı oldu. Seyfü'd Devle'nin 967'de ölümünden sonra Karkuya, Halep yönetimini ele geçirdi ve Seyfü'd Devle'nin oğlu Sa'düd Devle, uzun gezginlikten sonra Humus'a sığınmayı başardı.[2][3]
975'te Bakcur, Karkuya'yı tahttan indirip hapse attı ve kendisi Halep hükümdarı oldu. Bu, Sa'düd Devle'yı babasının başkentini geri almaya teşebbüs etmeye teşvik etti. Sa'd ad-Devle, babasının bazı gulamlarının ve en önemlisi Halep civarında yaşayan güçlü Beni Kilab aşiretinin yardımıyla Halep'i kuşattı ve ele geçirdi. Karkuya serbest bırakıldı ve birkaç yıl daha ölümüne kadar devlet işlerinin sorumluluğunu aldı. Bakcur'a karşılık olarak Humus valiliği verildi.[1][2][4] Sa'düd Devle emirliğinin kontrolünü ele geçirmişti, ancak durumu belirsizdi: Halep, Hamdani emirliği ve bununla birlikte Kuzey Suriye'yi kontrol etmek için mücadele eden iki büyük güç Fâtımîler ile Bizans İmparatorluğu arasında yer alıyordu. 969'dan beri Halep, Bizanslılar için haraçgüzar devletti, Sa'düd Devle buna içerlemişti. Öte yandan, Fâtımî halifesi Azîz'in Emirliği doğrudan ilhak etmesini önlemek için Bizans yardımına da bağımlıydı. Sonuç olarak, politikası iki güç arasında bocaladı.[4][5]
983'te Bakcur, Sa'düd Devle ile tartıştı ve Fâtımîlerin yanına gitti. Fâtımîlerin ona temin ettikleri bir ordu ile Eylül ayında Halep'e saldırdı. Sa'düd Devle, yardım için Bizans imparatoru II. Basileios'a başvurmak zorunda kaldı ve Fâtımî kuşatması Bardas Fokas komutasındaki bir ordu tarafından kaldırıldı. Bizanslılar daha sonra Ekim ayında Humus'u yağmalamaya başladı. Bakcur Fâtımî topraklarına kaçarken şehir Hamdani kontrolüne geri döndü.[6][7]
Bakjur o zaman Azîz'e başvurdu ve Şam valiliğini istedi. Bu talep, Suriye'de genişlemeyi tercih eden ve Bakcur'da Halep'i ele geçirmek için bir araç gören Halife Azîz ile bu politikaya karşı çıkan, dahası bu boş valilik pozisyonuna himayesinde olan Baltekin'i isteyen uzun süredir hizmet eden veziriYâkup bin Killis arasında bir sürtüşme yarattı.[8] Şehir üzerine güçlü çıkarlar, özellikle Manasseh ibn al-Qazzaz yönetimindeki Yahudiler ve Türk askeri teşkilatı, Bakcur'un yerel Arap aşiret liderleriyle, özellikle Mufarrij ibn Daghfal yönetimindeki Beni Tay ile ilişkisi nedeniyle atanmasına karşı çıktı. Sonunda Azîz her bir itirazın üstesinden geldi ve şehrin Bakcur'a teslim edilmesini emretti (Aralık 983).[8][9]
Bakcur'un Şam'daki görev süresi, karşılaştığı muhalefet nedeniyle sorunluydu ve muhalefeti bastırdığı acımasız önlemler onu sevilmeyen hale getirdi. Valiliği üstlenmesinden kısa bir süre sonra Manasseh ibn al-Qazzaz'ın Yahudi destekçilerinden birini idam ederken, 987'de Yâkup bin Killis'in desteğinde onu makamından düşürme komplosu, Bakcur'un kentteki muhaliflerinin toptan katledilmesiyle sonuçlandı.[8][9] Son olarak 988 baharında Yâkup bin Killis, Azîz'i Bakcur'u devirmeye ikna etti ve Şam'a karşı Munis komutasında bir ordu gönderdi. Bakcur ve Arap müttefiki Mufarrij, yaklaşık iki ay boyunca Munis'in Fâtımî birlikleri ve onların Arap aşiret müttefikleriyle çatışmaya girdiler sonra Şam'ın güneydoğusundaki Dariya'daki bir muharebede Munis onlara karşı büyük bir başarı elde ettiler. Cesareti kırılan Bakcur, bir af ve serbest geçiş sözü aldı ve 29 Ekim'de Fırat'ta Rakka'ya gitti. Yerine, Yâkup bin Killis'in himayesinde olan başka bir gulam Yâkup el-Siklabi geldi.[4][8][10]
Rakka'dan Halep'in kontrolünü yeniden ele geçirme umuduyla Sa'd ad-Devle'ya karşı komplo kurmaya devam etti. Sa'd ad-Devle, yine Bizans yardımıyla Bakcur'u Nisan 991'de Halep'in doğusundaki Nâura'da yenip yakaladı ve daha sonra idam ettirdi.[7][8][11]